İngilizce Türkçe Sözlük







19 Şubat 2018 Pazartesi

Jay Rock, Kendrick Lamar, Future & James Blake – King’s Dead (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 2

Miss me with that bullshit (bullshit)
You ain’t really wild, you a tourist (a tourist)
I be blackin’ out with the purist (the purist)
I made a hundred thou’, then I freaked it (I freaked it)
I made 500 thou’, then I freaked it (I freaked it)
I bought a ’87 for the weekend (the weekend)
This ain’t what you want, this ain’t what you want (what you want)
This ain’t what you want, this ain’t what you want (what you want)

Bu saçmalıklarla beni kaçırdın
Gerçekten yabani değil bir turistsin
Eski kafalılıktan bayılıyor olacağım
Yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
Beş yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
87 model bir araba satın aldım haftasonu için
Bu istediğin değil, bu istediğin değil
Bu istediğin değil, bu istediğin değil

And it’s like that, lil’ bitch
Ve işte böyle, küçük s*rtük
MVP, I don’t get no sleep, no, I don’t like that, lil’ bitch
En değerli oyuncuyum, uykuya vakit yok, bunu sevmedim, küçük s*rtük
Bust that open, I want that ocean, yeah that bite back, lil’ bitch
Açık tut kendini, o okyanusa girmek istiyorum, evet bu bir misilleme, küçük s*rtük
Do it bite back, lil’ bitch? Need two life jackets, lil’ bitch
Misilleme mi yapıyor,küçük s*rtük? İki tane can yeleği gerek, küçük s*rtük
I ain’t gon’ hold you, I ain’t gon’ press you, never control you
Seni tutmayacağım, seni baskılamayacağım, asla kontrol etmeyeceğim
I ain’t gon’ front you, keep it 100, I don’t know you
Önden gitmeyeceğim, kesinlikle, seni tanımıyorum
Boss like Top Dawg, bossed my life up, crossin’ over
Top Dawg* gibi bir patronum, kendi hayatıma sahip çıkarak aşıyorum
Stutter steppin’, got a Hall of Fame in all my posters
Tekleme adımlarıyla Şöhretler Kaldırımı’nda posterlerimle donatıldı
I’ve been ready, my whip been ready
Ben çoktan hazırdım, kırbacım çoktan hazırdı
My bitch been ready, my clique been ready
S*rtüğüm çoktan hazırdı, ekibim çoktan hazırdı
My shit’s been ready, my check’s been ready
Saçmalıklarım çoktan hazırdı, çeklerim çoktan hazırdı
My shot’s on full, that’s Armageddon
Şişelerim ağzına kadar dolu, işte Armageddon
I got pull, I hope y’all ready
Arkam var, umarım hazırsınızdır
My tank on full, you know, unleaded
Depom ağzına kadar dolu, bilirsin, kurşunsuz
I gotta go get it, I gotta go get it
Onu elde etmem gerek, onu elde etmem gerek
I gotta go get it, I gotta go get it
Onu elde etmem gerek, onu elde etmem gerek
My name gon’ hold up, my team gon’ hold up
İsmim havaya kaldırılacak, ekibim havaya kaldırılacak
My name gon’ hold up, my team gon’ hold up
İsmim havaya kaldırılacak, ekibim havaya kaldırılacak
My shots gon’ fire, my team gon’ roll up
Atışlarım tutuşacak, ekibim harekete geçecek
Ménage-à-trois, my queen gon’ roll up
Üçlü ilişkiler, kraliçem harekete geçecek
I hope y’all ready, you know I’m ready
Umarım hazırsınızdır, biliyorsunuz ben hazırım
I reign all day, you know, confetti
Bütün gün saltanat sürüyorum bilirsiniz konfetiler gibi
I gotta go get it, I gotta go get it
Onu elde etmem gerek, onu elde etmem gerek
I gotta go get it, I gotta go get it
Onu elde etmem gerek, onu elde etmem gerek

Miss me with that bullshit (bullshit)
You’re not a gang member, you’s a tourist (a tourist)
I be blackin’ out, I be blackin’ out
Bought an ’83 Cutlass for the weekend (for the weekend)
I got a hundred thousand, then I freaked it (then I freaked it)
I made 500 thousand, then I freaked it (then I freaked it)
I put a Rolls Royce on my wrist, oh yeah
Fuck his baby mama, tryna sneak diss
I took her to my penthouse, then I freaked it (then I freaked it)
I haven’t made my mind up, should I keep it? (Should I keep it?)
I got big dog status, it ain’t no secret

Bu saçmalıklarla beni kaçırdın
Sen çeteden değil bir turistsin
Bayılıyor olacağım, bayılıyor olacağım
83 model bir araba satın aldım haftasonu için
Yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
Beş yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
Bileğime bir Rolls Royce (pahalı bir araba markası) fiyatı kadar saat alabilirim,ah evet
Onun bebeğinin annesini s**yim, gizlice iftiralar atmayı deniyor
Onu çatı katıma götürdüm ve korkuttum
Bunları aklımdan uydurmadım, saklamalı mıyım?
Önemli bir statüm var ve bu bir sır değil

La di da di da, slob on me knob
La di da di da, ağzında bir yerler
Pass me some syrup, fuck me in the car
Bana biraz şurup ver, beni arabada becer
La di da di da, mothafuck the law
La di da di da, namussuz kanunlar
Chitty chitty bang, murder everything
Chitty chitty bang (bir çocuk çizgi filmi), her şeyi katlet
Bitch, I’m on a roll, and I put that on the gang
S*rtük, başarılı bir yoldayım ve çetem de benimle birlikte

Yeah, miss me with that bullshit (bullshit)
You ain’t really wild, you a tourist (a tourist)
I be blackin’ out with the purist (the purist)
I made a hundred thou’, then I freaked it (I freaked it)
I made 500 thou’, then I freaked it (I freaked it)
I bought a ’87 for the weekend (the weekend)
This ain’t what you want, this ain’t what you want (what you want)
This ain’t what you want, this ain’t what you want (what you want)

Bu saçmalıklarla beni kaçırdın
Gerçekten yabani değil bir turistsin
Eski kafalılıktan bayılıyor olacağım
Yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
Beş yüz binlerce para kazandım ve sonra bundan korktum
87 model bir araba satın aldım haftasonu için
Bu istediğin değil, bu istediğin değil
Bu istediğin değil, bu istediğin değil

Changes
Is you gon’ do somethin’?
(What you want?)

Değişiklikler
Bir şey mi yapacaksın?
(Ne istiyorsun)

Red light, green light, red light, green light
Kırmızı ışık, yeşil ışık, kırmızı ışık, yeşil ışık
Red light, green light, they like
Kırmızı ışık, yeşil ışık
We like fast cars, fast money, fast life, fast broads
Hızlı arabaları, hızlı hayatları, hızlı kadınları severiz
Egotistic, goin’ ballistic, why God?
Benciller çılgına dönüyor, neden ki Tanrım?
Born warrior, lookin’ for euphoria
Savaşçı olarak doğanlar heyecan arıyorlar
But I don’t see it, I don’t feel it, I’m paraplegic
Ama bunu anlamıyorum, hissetmiyorum, belden aşağım felç oldu
Tapped in when I’m maxed in Comp-Town with the MAC 10s
Compton (memleketi)’da makinalı tabancamla kafayı bulduğumda deliye döndüm
And the pumps in the background I was absent
Ve arka planda bulamadığım pompalılar..
Never OG, standout, I was lackin’
Asla çetem olmadı, üstünlüğümden dolayı göze çarptım, kimsesizdim
Everything else, but doubt in the Magnum
Her şeye karşı,Magnum’daki (Amerikan dizisi) gibi
Holdin’ Magnums with a Magnum
Magnumları (prezervatif markası) bir Magnum (silah markası) ile tutuyorum
Nigga, ad-lib and I sing out loud
Zenci, doğaçlama yap ve sesli söyle
Never had friends, never had ends, never had hope
Asla arkadaşlarım olmadı, asla sonlarım olmadı, asla umudum olmadı
They was like, “Nope,” I was like, “Boo yaow, boo yaow”
Onlar ‘olmaz’ derdi, Ben ‘ İstemiyorum, istemiyorum’ derdim
(Yeah, God)
Evet Tanrım
Tee off the day, know we off the, be off the, eat off your plate
Günün atışı, biliyorsun kapalıyız, kapalı, tabağından ye
Throw me off, I be, “Off ya head”
Beni atsan bile “kafanda olacağım”
Well ate, on C4, I’m way off the edge
Güzel ye, C4’te (Kendrick’in şarkısı) uçurumun kenarında gibiydim
Fuck integrity, fuck your pedigree, fuck your feelin’s, fuck your culture
Bütünlüğü s***im, soyunu s***im, duygularını s***im, kültürünü s***im
Fuck your moral, fuck your family, fuck your tribe
Ahlakını s***im, aileni s***im, kabileni s***im
Fuck your land, fuck your children, fuck your wives
Memleketini s***im, çocuklarını s***im,eşlerini s***im
Who am I? Not your father, not your brother
Ben kimim ? Baban değilim kardeşin değilim
Not your reason, not your future
Nedenin ya da geleceğin değilim
Not your comfort, not your reverence, not your glory
Rahatlığın, hürmetin ya da zaferin değilim
Not your heaven, not your angel, not your spirit
Cennetin,meleğin,ruhun değilim
Not your message, not your freedom
Mesajın, özgürlüğün değilim
Not your people, not your neighbor
Hemşerin, komşun değilim
Not your baby, not your equal
Bebeğin, denkin değilim
Not the title y’all want me under
Üstüme yapıştırmak istediğiniz etiket değilim
All hail King Killmonger
Herkes King Killmonger’i selamlıyor
Red light, green light, red light, green light
Kırmızı ışık, yeşil ışık, kırmızı ışık, yeşil ışık
Red light, green light, they like, we like
Kırmızı ışık, yeşil ışık, seviyorlar,severiz
Fast cars
Hızlı arabalar

Marina and the Diamonds – The Outsider (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 9

The Outsider (Yabancı)

Feeling like a loser, feeling like a bum
Kaybeden gibi hissediyorum, serseri gibi hissediyorum
Sitting on the outside observing the fun
Dışarıda oturuyorum, eğlence arıyorum
Don’t get on my bad side, I can work a gun
Kötü tarafıma gelme, silah kullanabilirim
Hop into the backseat baby
Arka koltuğa atla bebeğim
I’ll show you some fun
Sana biraz eğlence göstereceğim

All I know is I cannot pretend
Bütün bildiğim rol yapamıyorum
I’m sitting on the outside again
Yine dışarıda oturuyorum
I’ve got the energy to blend
Karıştıracak enerjim var
So I’m sitting on the outside again
Bu yüzden Yine dışarıda oturuyorum

These people are really weird
Bu insanlar gerçekten tuhaf
And they’re giving me the fear
Ve beni korkutuyorlar
Just because you know my name
Çünkü sadece ismimi biliyorsun
Doesn’t mean you know my game
Oyunumu bildiğin anlamına gelmiyor
All of us are in your face
Hepimiz yüzündeyiz
And whisper I’m in the wrong place
Ve yanlış yerde fısıldaşıyorum
Is there more to lose than gain
Kazanmaktan fazla bir şey var mı?
If I go on my own again, on my own again
Eğer tekrar kendime gelirsem, kendime gelirsem

Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside
İçeride

People are connecting, don’t know what to say
İnsanlar bağlanıyor, ne diyeceğimi bilmiyorum
I’m good at protecting what they want to take
Onların almak istediklerini korumada iyiyim
Spilt the milk at breakfast, hit me double hard
Kahvaltıda dökülen süt, bana sertçe vurdu
And I grinned at you softly
Ve sana tebessüm ettim
Because I’m a f***ing wild card
Çünkü ben lanet olası tanımsızım

All I know is I cannot pretend
Bütün bildiğim rol yapamıyorum
I’m sitting on the outside again
Yine dışarıda oturuyorum
I’ve got the energy to blend
Karıştıracak enerjim var
So I’m sitting on the outside again
Bu yüzden Yine dışarıda oturuyorum

These people are really weird
Bu insanlar gerçekten tuhaf
And they’re giving me the fear
Ve beni korkutuyorlar
Just because you know my name
Çünkü sadece ismimi biliyorsun
Doesn’t mean you know my game
Oyunumu bildiğin anlamına gelmiyor
All of us are in your face
Hepimiz yüzündeyiz
And whisper I’m in the wrong place
Ve yanlış yerde fısıldaşıyorum
Is there more to lose than gain
Kazanmaktan fazla bir şey var mı?
If I go on my own again, on my own again
Eğer tekrar kendime gelirsem, kendime gelirsem

All of us are in your face
Hepimiz yüzündeyiz
And whisper I’m in the wrong place
Ve yanlış yerde fısıldaşıyorum
Is there more to lose than gain
Kazanmaktan fazla bir şey var mı?
If I go on my own again, on my own again
Eğer tekrar kendime gelirsem, kendime gelirsem

Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside
İçeride

On my own again
Yine kendi başıma
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside the outsider (on my own again)
Yabancının içindeyim (yine kendi başımayım)
Inside
İçeride

Charli XCX – Lucky (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 9

Lucky (Şanslı)

Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
Baby, you so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
You get away with it all, oh
Sen hepsiyle kaçıyorsun
Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
And even though you g-g-g-got me
Ve buna rağmen bana sahipsin
You still want it all
Hala hepsini istiyorsun

So, can I ask you a question?
Bu yüzden,  bir soru sorabilir miyim?
Do you ever feel guilt for what you’ve done?
Hiç yaptığın bir şey için suçluluk hissettin mi?
Call you, you got no reception
Seni çağırıyorum, resepsiyonun yok
You’re breaking up
Ayrılıyorsun
Tell you I believe you, but I don’t
Sana inandığımı söylüyorum ama inanmıyorum

Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
Baby, you so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
You get away with it all, oh
Sen hepsiyle kaçıyorsun
Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim çok şanslısın
And even though you g-g-g-got me
Ve buna rağmen bana sahipsin
You still want it all
Hala hepsini istiyorsun
So, can I ask you a question?
Bu yüzden,  bir soru sorabilir miyim?
Do you ever feel guilt for what you’ve done?
Hiç yaptığın bir şey için suçluluk hissettin mi?
Call you, you got no reception
Seni çağırıyorum, resepsiyonun yok
You’re breaking up
Ayrılıyorsun
Tell you I believe you, but I don’t
Sana inandığımı söylüyorum ama inanmıyorum

Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim sen çok şanslısın
But did you ever l-l-l-love me?
Ama hiç beni sevdin mi?
You’re just way too numb (numb)
Sen sadece çok uyuzsun (uyuz)
Baby, you’re so lu-lu-lu-lucky
Bebeğim sen çok şanslısın
No you never l-l-l-loved me
Hayır beni asla sevmedin
And I am all alone
Ve yalnız başımayım

All alone
Yalnız başına
All alone
Yalnız başına
All alone
Yalnız başına

Lana Del Rey – Put Me in a Movie (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 6


Çevirileri daha rahat takip etmeniz için tüm ”Lana Del Ray a.k.a. Lizzy Grant” albümünün çevrilerini alt yazılı olarak youtube’a ekledim. Buradan bakmak istediğiniz şarkıyı bulabilirsiniz. Üsteki video da Türkçe alt yazılı.

Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, motor
If he likes me, takes me home
Eğer beğenirse beni eve götürür
Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, Motor
If he likes me, takes me home
Eğer beğenirse beni eve götürür
Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, Motor
If he likes me, takes me home
Eğer beni beğenirse beni eve götürür

Come on, you know you like (good) little girls
Hadi, uslu küçük kızlardan hoşlandığını sende biliyorsun
Come on, you know you like (good) little girls
Hadi, uslu küçük kızlardan hoşlandığını biliyorsun
You can be my daddy
Benim babacığım olabilirsin
You can be my daddy
Benim babacığım olabilirsin

Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, motor
He didn’t know he’d have this much fun
Bu kadar eğleneceğini hiç bilmiyordu
Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, motor
He didn’t know he’d have this much fun
Benden bu kadar çok zevk alacağını hiç bilmiyordu
Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, motor
He didn’t know he’d have this much fun
Bu kadar zevk alacağını bilmiyordu

Come on, you know you like (good) little girls
Hadi gel, yaşından küçük uslu kızlardan hoşlandığını sende biliyorsun
Come on, you know you like (good) little girls
Hadi, uslu küçük kızlardan hoşlandığını biliyorsun
You can be my daddy
Benim babacığım olabilirsin
You can be my daddy
Benim babacığım olabilirsin

You’re my little Sparkle Jump Rope Queen
Sen benim küçük Sparkle Jump Rope Kraliçemsin
You’re my little sparkle
Sen benim küçük pırıltımsın
You’re my little Sparkle Jump Rope Queen
Sen benim küçük Sparkle Jump Rope Kraliçemsin
You’re my little sparkle
Sen benim küçük pırıltımsın

Lights, camera, acción
Işıklar, kamera, motor
You know I can’t make it on my own
Kendi başıma geçinemeyeceğimi sende biliyorsun

Put me in a movie
Beni bir filme kaydet
Put me in a movie
Beni filme kaydet
You can be my daddy
Benim babacığım olabilirsin
You can be my daddy
Babacığım olabilirsin
Put me in a movie
Beni filme kaydet
You can be my daddy
Babacığım olabilirsin

”Sparkle Jump Rope Queen” Lana’nın çok çok öncelerden kullandığı takma isimdi, buradan bakabilirsiniz. Ne anlama geldiğini bilmiyorum. Cümlenin Türkçe karşılığı ise hiçbir şeyi ifade etmiyor. ”Sen benim küçük Sparkle Jump Rope Kraliçemsin” Kısmı büyük ihtimalle şarkıdaki adamın Lana’ya söylediği şey veya Lana’nın şarkıdaki adamdan söylemesini istediği şeydir.

Daddy’nin anlamını ayrıntılı olarak önceki çevirilerimin birinde söylemiştim oradan bulabilirsiniz.

18 Şubat 2018 Pazar

Charli XCX ft. Carly Rae Jepsen – Backseat (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 31

Backseat (Arka Koltuk)

[Charli XCX]

I can’t escape all the voices, and so, I turn it up
Bütün seslerden kaçamıyorum, ve bu yüzden, sesi aç
I go to parties with strangers so I can figure it out
Partilere yabancılarla gidiyorum bu yüzden bir yolunu bulabilirim
Run through a city at midnight to feel like a star
Gece yarısında yıldız gibi hissetmek için şehri geçiyorum
I want it all, even if it’s fake
Hepsini istiyorum, sahte olsa bile

Breakin’ your heart, split it in half
Kalbini kırıyorum, ikiye böldüm
Told you it all (Told you it all)
Bunun hepsini sana söyledim (Bunun hepsini sana söyledim)
Year and a half, are we in love?
Bir buçuk yıl, aşık mıyız?
I’ll never know (I’ll never know)
Asla bilmeyeceğim (Asla bilmeyeceğim)
I know I’m wrong, what a mistake
Biliyorum hatalıyım, ne yanlış ama
I’ll never change (I’ll never change)
Asla değişmeyeceğim (Asla değişmeyeceğim)
I can’t escape all the voices, and so, I turn it up
Bütün seslerden kaçamıyorum, ve bu yüzden, sesi aç

In the backseat
Arka koltukta
Your song, so loud
Şarkın, çok gürültülü
Drivin’ so fast
Çok hızlı sürüyorsun
I’m better off alone
Yalnızken daha iyiyim

All alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına

[ Carly Rae Jepsen]
I’m wide awake, lyin’ next to him and feel it all
Tamamen uyanığım, onun yanında uzanıyorum ve hepsini hissediyorum
I got a thirst for distraction that I can’t take back
Dik duruşa susamıştım ki geri alamıyorum
My fingers run through his hair
Parmaklarım saçlarında dolaşıyor
I’m grippin’ at regrets
Üzüntüye kapılıyorum
I put my mouth on his lips to taste
Tadı için ağzımı dudaklarına koyuyorum

[Carly Rae Jepsen]
Breakin’ your heart, split it in half
Kalbini kırıyorum, ikiye böldüm
Told you it all (Told you it all)
Bunun hepsini sana söyledim (Bunun hepsini sana söyledim)
Year and a half, are we in love?
Bir buçuk yıl, aşık mıyız?
I’ll never know (I’ll never know)
Asla bilmeyeceğim (Asla bilmeyeceğim)
I know I’m wrong, what a mistake
Biliyorum hatalıyım, ne yanlış ama
I’ll never change (I’ll never change)
Asla değişmeyeceğim (Asla değişmeyeceğim)
I can’t escape all the voices, and so, I turn it up
Bütün seslerden kaçamıyorum, ve bu yüzden, sesi aç

In the backseat
Arka koltukta
Your song, so loud
Şarkın, çok gürültülü
Drivin’ so fast
Çok hızlı sürüyorsun
I’m better off alone
Yalnızken daha iyiyim

[Charli XCX & Carly Rae Jepsen]
All alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına

[Carly Rae Jepsen]
‘Wake lyin’ next
Yanında uzanırken uyandım
I’m wide awake lyin’ next
Yanında uzanırken tamamen uyanığım
I’m wide awake lyin’ next
Yanında uzanırken tamamen uyanığım
I’m wide awake lyin’ next
Yanında uzanırken tamamen uyanığım
Take back, I gotta take back
Geri al, geri almak zorundayım
I gotta take back, I gotta take back, I gotta
Geri almak zorundayım, geri almak zorundayım, zorundayım
(In the)
(İçinde)
My fingers run through his hair
Parmaklarım saçlarında dolaşıyor
My fingers run through his hair
Parmaklarım saçlarında dolaşıyor
(You’re so)
(Sen çok)
My fingers run through his hair
Parmaklarım saçlarında dolaşıyor
My fingers run through his hair
Parmaklarım saçlarında dolaşıyor
(Drivin’) In the (In the)
(Sürüyor) İçinde (İçinde)
I gotta take back
Geri almak zorundayım
All alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına

[Charli XCX & Carly Rae Jepsen]
All alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına
All alone, all alone, all alone, all alone
Yalnız başına, yalnız başına, yalnız başına

[Charli XCX]
It’s Charli, baby
Charli, bebeğim
It’s Charli, baby
Charli, bebeğim

Jessie J – Hero (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 21

Hero (Kahraman)

I’m gonna be risky
Riskli olacağım
Life and soul of the party
Partinin yaşamı ve ruhu
No more stressing me out
Daha fazla vurgulamak yok
Pulling me down
Beni aşağı çekiyor
Making me feel like I am better off lonely
Yalnız daha iyi olduğumu hissettiriyor
I’m gonna be fearless
Korkusuz olacağım
And take care of my business
Ve işime dikkat et
You stopped keeping me safe
Beni güvende tutmayı kes
I need to be brave
Cesur olmak zorundayım
Shout it out
Haykır
Shout it out
Haykır
Shout it, shout it every day now
Haykır, her gün haykır şimdi

Try steal my powers right from me
Benden güçlerimi çalmayı dene
Just like a criminal
Tıpkı bir suçlu gibi
But I won’t have it
Ama buna sahip olmayacağım
I’m not flying into your arms, no
Kollarının içine uçmuyorum, hayır
I never thought that you’d drain the fight out of me
Savaşı benden boşaltacağını hiç düşünmemiştim
Oops, look what you did to me
Bana ne yaptığına bak
Now I figured out
Şimdi anladım

I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I can save myself no hero-oooo-oooo…
Kendimi koruyabilirim kahraman yok
Anything is possible, feeling indestructible
Her şey mümkün, yıkılamaz hissediyorum
I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok

I’m living dangerous
Tehlikeli yaşıyorum
For what you did, I’ll make you pay for it
Yaptıkların için sana para ödeyeceğim
See, I know that you’re scared
Bak, biliyorum korktun
Watching me over head
Beni baştan aşağı süzüyorsun
Watch me, watch-watch me now
İzle beni, şimdi izle-izle beni
I see you watch me every day now
Beni izlediğini görüyorum her gün, şimdi

Try steal my powers right from me
Benden güçlerimi çalmayı dene
Just like a criminal
Tıpkı bir suçlu gibi
But I won’t have it
Ama buna sahip olmayacağım
I’m not flying into your arms, no
Kollarının içine uçmuyorum, hayır
I never thought that you’d drain the fight out of me
Savaşı benden boşaltacağını hiç düşünmemiştim
Oops, look what you did to me
Bana ne yaptığına bak
Now I figured out
Şimdi anladım

I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I can save myself no hero-oooo-oooo…
Kendimi koruyabilirim kahraman yok
Anything is possible, feeling indestructible
Her şey mümkün, yıkılamaz hissediyorum
I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok

I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok

I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I can save myself no hero-oooo-oooo…
Kendimi koruyabilirim kahraman yok
Anything is possible, feeling indestructible
Her şey mümkün, yıkılamaz hissediyorum
I don’t need no hero-oooo…
Kahramana ihtiyacım yok
I don’t need no hero
Kahramana ihtiyacım yok

Jessie J – Unite (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 19

Unite (Birleşmek)

Come here now, sit by me
Şimdi buraya gel, yanıma otur
Tonight lets light a fire
Bu gece hadi ateşi yakalım
Keep me warm, with your sweet loving
Tatlı sevginle beni sıcak tut
Two hearts beating
İki kalp atıyor

I feel the blood rush through my head
Kafamdan geçen kan dolaşımını hissediyorum
As I prepare for life, to begin tonight (oh)
Hayat için hazırlarken, bu gece başladı
I feel the blood rush through my heart
Kafamdan geçen kan dolaşımını hissediyorum
As I prepare to fly, as we unite (oh)
Uçmaya hazırlanırken, birleştikçe

We unite, we beat the drum
Birleştik, davul çaldık
For love tonight
Bu gece aşk için
We unite, we gotta beat it right
Birleştik, ayrılmayı doğruca söylemeliyiz
We unite, we gotta shout this love into the sky
Birleştik, biz bu aşkı gök yüzüne bağırmalıyız
You and I, we unite(lets go)
Sen ve ben, birleştik (hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (lets go)
(hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh)
We unite
Birleştik

Skin on skin
Vücut vücuda
Our arms pressing, our lips kissing
Kollarımız sıkışıyor, dudaklarımız öpüşüyor
Feel the wind feel the precious breeze
Rüzgarı hisset, kıymetli esintiyi hisset
While you’re far from me yeah
Benden uzak olduğun zaman evet

I feel the blood rush through my head
Kafamdan geçen kan dolaşımını hissediyorum
As I prepare for life, to begin tonight (oh)
Hayat için hazırlarken, bu gece başladı
I feel the blood rush through my heart
Kafamdan geçen kan dolaşımını hissediyorum
As I prepare to fly, as we unite (oh)
Uçmaya hazırlanırken, birleştikçe

We unite, we beat the drum
Birleştik, davul çaldık
For love tonight
Bu gece aşk için
We unite, we gotta beat it right
Birleştik, ayrılmayı doğruca söylemeliyiz
We unite, we gotta shout this love into the sky
Birleştik, biz bu aşkı gök yüzüne bağırmalıyız
You and I, we unite(lets go)
Sen ve ben, birleştik (hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (lets go)
(hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh)
We unite
Birleştik

Our bodies in a tug of war (oh oh oh)
Vücutlarımız çekişme içinde
Till our feet don’t touch the floor (oh oh oh)
Ayaklarımız yere değmeyene kadar
Sink into this give me more (oh oh oh)
Bunun içine gir, bana daha fazla ver
More more more more
Daha fazla, daha fazla, daha fazla, daha fazla

Come here now, sit by me
Şimdi buraya gel, yanıma otur
Tonight lets light a fire
Bu gece hadi ateşi yakalım
Keep me warm, with your sweet loving
Tatlı sevginle beni sıcak tut

We unite, we beat the drum
Birleştik, davul çaldık
For love tonight
Bu gece aşk için
We unite, we gotta beat it right
Birleştik, ayrılmayı doğruca söylemeliyiz
We unite, we gotta shout this love into the sky
Birleştik, biz bu aşkı gök yüzüne bağırmalıyız
You and I, we unite(lets go)
Sen ve ben, birleştik (hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (lets go)
(hadi)
Wo oh oh (oh) Wo oh oh (oh)
Wo oh oh (oh)
We unite
Birleştik