İngilizce Türkçe Sözlük







21 Nisan 2021 Çarşamba

The Offspring – The Kids Aren’t Alright İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

When we were young, the future was so bright
– Gençken, gelecek çok parlaktı
Woah-oh
– Woah-oh
The old neighborhood was so alive
– Eski mahalle çok canlıydı
Woah-oh
– Woah-oh
And every kid on the whole damn street
– Ve tüm lanet sokaktaki her çocuk
Woah-oh
– Woah-oh
Was gonna make it big and not be beat
– Büyük yapacaktı ve dövülmeyecekti

Now the neighborhood’s cracked and torn
– Şimdi mahalle çatladı ve yırtıldı
Woah-oh
– Woah-oh
The kids are grown up, but their lives are worn
– Çocuklar büyüdü, ama hayatları yıprandı
Woah-oh
– Woah-oh
How can one little street swallow so many lives?
– Küçük bir sokak nasıl bu kadar çok hayatı yutabilir?

Chances thrown
– Atılan şanslar
Nothing’s free
– Hiçbir şey bedava değil
Longing for used to be
– Özlem için kullanılan için olmak
Still it’s hard, hard to see
– Yine de zor, görmek zor
Fragile lives
– Kırılgan hayatlar
Shattered dreams (Go!)
– Paramparça rüyalar (git!)

Jamie had a chance, well she really did
– Jamie’nin bir şansı vardı, gerçekten yaptı
Woah-oh
– Woah-oh
Instead she dropped out and had a couple of kids
– Bunun yerine okulu bıraktı ve birkaç çocuğu vardı
Woah-oh
– Woah-oh
Mark still lives at home ’cause he’s got no job
– Mark hala evde yaşıyor çünkü işi yok.
Woah-oh
– Woah-oh
He just plays guitar and smokes a lot of pot
– Sadece gitar çalıyor ve çok fazla ot içiyor

Jay commited suicide
– Jay intihar etti
Woah-oh
– Woah-oh
Brandon OD’d and died
– Brandon aşırı doz aldı ve öldü
Woah-oh
– Woah-oh
What the hell is going on?
– Ne oluyor?
The cruelest dream, reality
– En acımasız rüya, gerçeklik

Chances thrown
– Atılan şanslar
Nothing’s free
– Hiçbir şey bedava değil
Longing for used to be
– Özlem için kullanılan için olmak
Still it’s hard, hard to see
– Yine de zor, görmek zor
Fragile lives
– Kırılgan hayatlar
Shattered dreams (Go!)
– Paramparça rüyalar (git!)

Chances thrown
– Atılan şanslar
Nothing’s free
– Hiçbir şey bedava değil
Longing for (what) used to be
– (Ne) için özlem
Still it’s hard, hard to see
– Yine de zor, görmek zor
Fragile lives
– Kırılgan hayatlar
Shattered dreams
– Paramparça rüyalar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder