4 Mayıs 2021 Salı

Cate – Groupie İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Told me he loved me while we were sitting on his mother’s couch
– Annesinin kanepesinde otururken beni sevdiğini söyledi.
He said it so special like he’d never say those words to anybody else
– O kadar özel söyledi ki, bu sözleri asla kimseye söylemeyecekmiş gibi
He said the right things at the right time
– Doğru zamanda doğru şeyleri söyledi
‘Cause he knew that I would die for it
– Çünkü bunun için öleceğimi biliyordu.
He was so cool and cruel at the same time
– Aynı zamanda çok havalı ve acımasızdı
He could do no wrong in my eyes
– Gözlerimde yanlış bir şey yapamazdı.

‘Cause I was the groupie
– Çünkü ben hayranıydım.
And he was the star
– Ve o bir yıldızdı
I knew all his stories
– Tüm hikayelerini biliyordum.
I knew them by my heart
– Onları kalbimden tanıyordum.
And I was the fangirl
– Ve ben fangirl oldu
At the front of the show
– Gösterinin önünde
Pointing the spotlight
– Spot işaret
That he didn’t know
– Bir şey bilmediğini söylüyor

‘Cause he didn’t know me
– Çünkü beni tanımıyordu.
Yeah he didn’t try
– Evet, denemedi.
‘Cause once you’ve got a groupie
– Çünkü bir hayranın olduğunda
You’ve got ’em for life
– Ömür boyu sende var.

He’d always swing by after nine
– Her zaman dokuzdan sonra uğrarım diye mi
And we’d stay up talking ’til five
– Ve beşe kadar konuşmaya devam ederdik
And we watched the movies that he liked
– Ve sevdiği filmleri izledik
While I watched his eyes
– Gözlerini izlerken

He said the right things at the right time
– Doğru zamanda doğru şeyleri söyledi
‘Cause he knew that I would die for it
– Çünkü bunun için öleceğimi biliyordu.
He was so cool and cruel at the same time
– Aynı zamanda çok havalı ve acımasızdı
He could do no wrong in my eyes
– Gözlerimde yanlış bir şey yapamazdı.

‘Cause I was the groupie
– Çünkü ben hayranıydım.
And he was the star
– Ve o bir yıldızdı
I knew all his stories
– Tüm hikayelerini biliyordum.
I knew them by heart
– Onları ezbere biliyordum
And I was the fangirl
– Ve ben fangirl oldu
At the front of the show
– Gösterinin önünde
Pointing the spotlight
– Spot işaret
That he didn’t know
– Bir şey bilmediğini söylüyor

‘Cause he didn’t know me
– Çünkü beni tanımıyordu.
Yeah he didn’t try
– Evet, denemedi.
‘Cause once you’ve got a groupie
– Çünkü bir hayranın olduğunda
You’ve got ’em for life
– Ömür boyu sende var.
For life, for life, for life
– Yaşam için, yaşam için, yaşam için
For life, for life, for life
– Yaşam için, yaşam için, yaşam için

The louder I screamed
– Daha yüksek sesle çığlık attım
The less that you heard
– Ne kadar az duyduysan
I’m sorry I lip synced to all of your words
– Tüm sözlerinle senkronize ettiğim için üzgünüm.
Was I even a number
– Bir sayı bile miydim
Or just another
– Ya da sadece başka bir şey
Girl in the crowd?
– Kalabalıktaki kız mı?

I was the groupie
– Ben hayranıydım.
And he was the star
– Ve o bir yıldızdı
I knew all his stories
– Tüm hikayelerini biliyordum.
They pull at my heart
– Kalbimi çekiyorlar
I was the fangirl
– Ben fangirl oldu
At the front of the show
– Gösterinin önünde
Pointing the spotlight
– Spot işaret
That he didn’t know
– Bir şey bilmediğini söylüyor

‘Cause he didn’t know me
– Çünkü beni tanımıyordu.
Yeah he didn’t try
– Evet, denemedi.
‘Cause once you’ve got a groupie
– Çünkü bir hayranın olduğunda
You’ve got ’em for life
– Ömür boyu sende var.
For life, for life, for life
– Yaşam için, yaşam için, yaşam için
For life, for life, for life
– Yaşam için, yaşam için, yaşam için

You’ve got me for life
– Beni ömür boyu yakaladın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder