İngilizce Türkçe Sözlük







13 Şubat 2018 Salı

Lana Del Rey – Smarty (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 5


Çevirileri daha rahat takip etmeniz için tüm ”Lana Del Ray a.k.a. Lizzy Grant” çevrilerini youtube kanalıma ekledim. Buradan bakmak istediğiniz şarkıyı bulabilirsiniz. Üsteki video’da Türkçe alt yazılı.

Do I make you feel like Christmas time?
Sana noeldeymişiz gibi hissettiriyor muyum?
Put me in a party dress one time
Beni bir seferliğine parti kıyafetin içine koy
Love me till I see the sunshine
Sabah olasıya kadar sevgi göster bana
Say you’ll never leave me
Hiç terk etmeyeceğini söyle
Say you’ll never leave me
Beni hiç herk etmeyeceğini söyle

Who has the face like smarty does?
Kimin smarty gibi suratı var
Who has the voice like smarty does?
Kimin benim gibi sesi var
Who has the choice like smarty does?
Kimin smarty gibi seçimi var
Nobody, nobody
Hiç kimsenin
Who has the face like smarty does?
Kimin benim gibi suratı var
Who has the voice like smarty does?
Kimin benim gibi sesi var?
Nobody
Hiç kimsenin
Who has the choice like smarty does?
Kimin benim gibi seçimi var
Nobody, nobody
Hiç kimsenin

Say I make you feel like christmas time
Noeldeymişiz gibi hissettirdiğimi söyle
Say I make you feel like christmas time
Sana noeldeymişiz gibi hissettirdiğimi söyle
Tell me that I feel like christmas time
Bana noeldeymişiz gibi hissettirdiğimi söyle
Put me in a party dress one time
Bir seferliğine beni parti kıyafetin içine koy

Baby, if you love me you’ll call me a bunny
Bebeğim eğer beni seveceksen bana tavşan diyeceksin
Tell me I’m just a baby, honey
Bana sadece bir bebek olduğumu söyle tatlım
Beat me and tell me no one will love me – Better than you do
Bana vurup beni senin kadar iyi başka hiç kimsenin sevmeyeceğini söyle
Better than you do
Bana vur ve beni senin kadar çok başka hiç kimsenin sevmeyeceğini söyle

Dance me all around the room
Beni oda boyunca oynat
Dance me around the room
Beni odada oynat
Keep out the stars, turn out the lights
Yıldızları uzak tut, ışıkları kapat
This little world is yours tonight
Bu küçük dünya senin kontrolünde bu gece
Dance me all around the room
Götümü oda boyunca yarıştır
Say you’ll never leave me
Beni hiç terk etmeyeceğini söyle

Who has the face like smarty does?
Who has the voice like smarty does?
Who has the choice like smarty does?
Nobody, nobody
Who has the face like smarty does?
Who has the voice like smarty does?
Nobody
Who has the choice like smarty does?
Nobody, nobody

Say I make you feel like – Like you did, like you did when you were thirteen
Sanki 13’ünde yapmışsın gibi hissettirdiğimi söyle
Say I make you feel like – When you were the dirty heavy metal king
Sana heavy metal’lerin kralı olduğu zamanlar gibi hissettirdiğimi söyle
Say I make you feel alright, alright, alright
Sana iyi hissettirdiğimi söyle

Kissing me till I see the sunshine
Güneşi göresiye kadar öp beni
Kissing me till I see the sunshine
Ben güneşi göresiye kadar öp beni

Keep out the stars, turn out the lights
Yıldızları uzak tut, ışıkları kapat
This little world is yours tonight
Götüm senin bu akşam
Is yours tonight
Senin kontrolünde
This little world is yours tonight
Bu küçük oda senin kontrolünde bu akşam
Say you’ll never leave me
Hiç terk etmeyeceğini söyle
Say you’ll never leave me
Beni hiç terk etmeyeceğini söyle

Who has the face like smarty does?
Who has the voice like smarty does?
Who has the choice like smarty does?
Nobody, nobody
Who has the face like smarty does?
Who has the voice like smarty does?
Nobody
Who has the choice like smarty does?
Nobody, nobody
Nobody, nobody
Nobody, nobody

Lana Del Rey – Raise Me Up (Mississippi South) [Türkçe Çeviri]

12 Şubat 2018 Pazartesi

Justin Timberlake – Montana (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 6

Couldn’t get any better, huh
You and I here together, huh
Love kicked in and hit us, huh
Let your body tingle, uh

Daha iyi olamazdı, değil mi
Sen ve ben buradayız, değil mi
Aşk geldi ve bize çarptı, değil mi
Vücudunun karıncalanmasına izin ver

Take a light, do you like that?
‘Cause it likes you back
Likes you back, likes you back, likes you back
Take a light, do you like that?
‘Cause it likes you back
Likes you back, likes you back, likes you back

Bir ışık al, sevdin mi?
Çünkü o seni geri sever
Geri sever, geri sever, geri sever
Bir ışık al, sevdin mi?
Çünkü o seni geri sever
Geri sever, geri sever, geri sever

Everything is heightened
We’re feelin’ vulnerable
I’m makin’ you this vow, uh
That you can have it all
Take whatever you want, take whatever you want

Her şey yükseldi
Savunmasız hissediyoruz
Seni şaşırtıyorum
Hepsine sahip olabilirmişsin gibi
Ne istersen al, ne istersen al

Don’t wanna leave, girl, without you
And I can’t sleep, no, I wouldn’t know how to
When I need a compass, yeah, yeah
You’re the one that I come get
And you tell me go wherever you want, go wherever you wanna

Gitmek istemiyorum,kızım, sen olmadan
Ve uyuyamıyorum,hayır, nasıl olurdu bilmiyorum
Bir pusulaya ihtiyacım olduğunda,evet evet
Sahip olabileceğim tek kişi sensin
Ve bana nereye gidersen git diyorsun, nereye istersen

Couldn’t get any better, huh
You and I here together, huh
Love kicked in and hit us, huh
Let your body tingle, uh

Daha iyi olamazdı, değil mi
Sen ve ben buradayız, değil mi
Aşk geldi ve bize çarptı, değil mi
Vücudunun karıncalanmasına izin ver

And now my circle of friends got tighter
I don’t have time no more
Look, I’m only fuckin’ with you, for real
And baby, you can have it all
Take whatever you want, take whatever you want

Ve şimdi arkadaş grubum azalıyor
Artık zamanım yok
Bak,sadece seninle takılıyorum, sahiden
Ve bebeğim, hepsine sahip olabilirsin
Ne istersen al,ne istersen al

Don’t wanna leave, girl, without you
And I can’t sleep, no, I wouldn’t know how to
When I need a compass, yeah, yeah
You’re the one that I come get
And you tell me go wherever you want, go wherever you wanna

Gitmek istemiyorum,kızım, sen olmadan
Ve uyuyamıyorum,hayır, nasıl olurdu bilmiyorum
Bir pusulaya ihtiyacım olduğunda,evet evet
Sahip olabileceğim tek kişi sensin
Ve bana nereye gidersen git diyorsun, nereye istersen

Couldn’t get any better, huh
You and I here together, huh
Love kicked in and hit us, huh
Let your body tingle, uh

Daha iyi olamazdı, değil mi
Sen ve ben buradayız, değil mi
Aşk geldi ve bize çarptı, değil mi
Vücudunun karıncalanmasına izin ver

Now I know it’s late o’clock
And we’ve been kissin’ for hours
When the moon wakes up the sun
And our shadows cast up on the mountains
It gives the stars somethin’ to watch
Yes I know it’s late o’clock, oh
And we’ve been kissin’ for hours
But when the moon wakes up the sun
And our shadows cast up on the mountains
It gives the stars somethin’ to watch

Biliyorum geç saatler
Ve saatlerdir öpüşüyoruz
Ay güneşi uyandırdığında
Ve gölgelerimiz dağlarda toplandığında
Yıldızlara izlenecek bir şeyler veriyor
Biliyorum geç saatler
Ve saatlerdir öpüşüyoruz
Ay güneşi uyandırdığında
Ve gölgelerimiz dağlarda toplandığında
Yıldızlara izlenecek bir şeyler veriyor

Couldn’t get any better, huh
You and I here together, huh
Love kicked in and hit us, huh
Let your body tingle, uh

Daha iyi olamazdı, değil mi
Sen ve ben buradayız, değil mi
Aşk geldi ve bize çarptı, değil mi
Vücudunun karıncalanmasına izin ver

Take a light, do you like that?
‘Cause it likes you back
Likes you back, likes you back, likes you back
Take a light, do you like that?
‘Cause it likes you back
Likes you back, likes you back, likes you back

Bir ışık al, sevdin mi?
Çünkü o seni geri sever
Geri sever, geri sever, geri sever
Bir ışık al, sevdin mi?
Çünkü o seni geri sever
Geri sever, geri sever, geri sever

Back to you, ooh Montana
Take me back to you, ooh, Montana
Take me back to you, ooh, Montana
Take me back to you, ooh, Montana
Back to you, ooh Montana
Take me back to you, ooh, Montana
Take me back to you, ooh, Montana
Take me back to you, ooh, Montana

Sana dönüyorum, ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana
Sana dönüyorum, ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana
Beni sana geri götür,ooh Montana

Justin Timberlake – The Hard Stuff (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 8

Anybody can be in love on a sunny day
Anybody can turn and run when it starts to rain
And everybody wishes all the skies were blue
But that ain’t the kind of love I’m lookin’ to have with you

Herkes güneşli bir günde aşık olabilir
Herkes yağmur başlayınca dönüp kaçabilir
Ve herkes tüm gökyüzünün mavi olmasını ister
Ama ben böyle bir aşkı aramıyorum seninle

So give me the hard stuff
The kind that makes you real
I’ll be there when the storm comes
‘Cause I want the hard stuff
When they’re throwin’ sticks and stones
We can cut each other to the bone
I’m never gonna give you up
‘Cause I want the hard stuff (hard stuff)
Yeah I want the hard stuff (hard stuff, yeah)

Haydi durma bana zor şeyler yaşat
Seni sahici hissettirenlerden
Fırtına geldiğinde yanında olacağım
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
İnsanlar sopalar ve taşlar fırlattığında
Birbirimize gelenleri tutabiliriz
Asla vazgeçmeyeceğim
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
Evet ben zor şeyler istiyorum

My god knows I’m not the man that I want to be
And we all know there’s things in this life we refuse to see
So just know my fire for you will always burn
And please forgive the things in this life that I have to learn

Tanrı biliyorki olmak istediğim adam değilim
Ve hepimiz biliyoruz ki bu hayatta görmeyi reddettiğimiz şeyler çok
Sadece şunu bil ki sana olan ateşim hiç sönmeyecek
Ve lütfen bu hayatta öğrenmek zorunda kaldığım şeylerin kusuruna bakma

So give me the hard stuff
The kind that makes you real
I wanna be there when the storm comes
‘Cause I want the hard stuff (hard stuff)
When they’re throwin’ sticks and stones
We can cut each other to the bone
I’m never gonna give you up
‘Cause I want the hard stuff (hard stuff)

Haydi durma bana zor şeyler yaşat
Seni sahici hissettirenlerden
Fırtına geldiğinde yanında olacağım
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
İnsanlar sopalar ve taşlar fırlattığında
Birbirimize gelenleri tutabiliriz
Asla vazgeçmeyeceğim
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
Evet ben zor şeyler istiyorum

No, we won’t have to wonder
Oh, you won’t have to wonder
If we’re ever goin’ under
No, we’re never goin’ under
No, we’re never goin’ under

Hayır,meraklanmak zorunda değilim
Ah, merak etmek zorunda değilsin
Eğer batıyorsak
Hayır,asla batmayacağız
Hayır,asla batmayacağız

So give me the hard stuff
The kind that makes you real
I wanna be there when the storm comes
‘Cause I want the hard stuff (hard stuff)
When they’re throwin’ sticks and stones
We can cut each other to the bone
I’m never gonna give you up
‘Cause I want the hard stuff (hard stuff)

Haydi durma bana zor şeyler yaşat
Seni sahici hissettirenlerden
Fırtına geldiğinde yanında olacağım
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
İnsanlar sopalar ve taşlar fırlattığında
Birbirimize gelenleri tutabiliriz
Asla vazgeçmeyeceğim
Çünkü ben zor şeyler istiyorum
Evet ben zor şeyler istiyorum

Calvin Harris ft. PARTYNEXTDOOR – Nuh Ready Nuh Ready (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 25

Nuh Ready Nuh Ready (Hazır Değil, Hazır Değil)

Mi and di mandem
Ben ve arkadaşım
We haffi run from half of di gyal dem
Biz batı hintlisi kızdan kaçmak zorundayız
So sweet, so sweet
Çok tatlı, çok tatlı

Dem want mi children and ting
Onlar beni çocuk olarak istiyorlar ve şey
Mi nuh ready fi all dem tings
Ben bu şeylerin hepsine hazır değilim
So sweet, you’re so sweet, yeah
Çok tatlı, sen çok tatlısın, evet
Yeah, mi nuh ready fi all dem things yet
Evet, ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim
So sweet, so sweet, yeah
Çok tatlı, çok tatlı evet
Yeah, I’m not ready fi all dem tings yet
Evet, ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim
I’m not ready fi all dem tings yet
Ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim

She call me kid, kid, kid
O bana çocuk der, çocuk, çocuk
My mama kiss her kid
Annem çocuğunu öper
She say mi tooth-tooth sweet
O bana diş diş tatlısı der
She say mi tooth-tooth sweet
O bana diş diş tatlısı der
Don’t make me feel like I love you
Seni seviyormuşum gibi hissettirme
Just ’cause I thought you was special
Çünkü sadece özel olduğunu düşünmüştüm
Won’t make me feel like I love you
Seni seviyormuşum gibi hissetirmeyeceksin
Baby, girl, I won’t settle
Bebek, kızım yerleşmeyeceğim
I had dreams of fuckin’ the baddest bitch
En kötü sürtüğü becerme rüyalarım vardı
Last night I awoke up and I fucked the baddest bitch
Dün gecce uyandım ve en kötü sürtüğü becerdim
I thought I would be ready when I seen her
Onu gördüğümde hazır olacağımı düşünmüştüm
When I was in the disco
Diskodayken
I gotta keep it honest
Dürüst olmalıyım

Keep it real with you
Seninle gerçek tutmalıyım

Mi and di mandem
Ben ve arkadaşım
We haffi run from half of di gyal dem
Biz batı hintlisi kızdan kaçmak zorundayız
So sweet, so sweet
Çok tatlı, çok tatlı

Dem want mi children and ting
Onlar beni çocuk olarak istiyorlar ve şey
Mi nuh ready fi all dem tings
Ben bu şeylerin hepsine hazır değilim
So sweet, you’re so sweet, yeah
Çok tatlı, sen çok tatlısın, evet
Yeah, mi nuh ready fi all dem things yet
Evet, ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim
So sweet, so sweet, yeah
Çok tatlı, çok tatlı evet
Yeah, I’m not ready fi all dem tings yet
Evet, ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim
I’m not ready fi all dem tings yet
Ben bu şeylerin hepsine henüz hazır değilim

I strapped up ’cause they mapped up
Sarıldım çünkü onlar bıçaklanmış
‘Cause I need to know where you are
Çünkü nerede olduğunu bilmek zorundayım
Can’t keep following these signs
Bu işaretleri takip edemiyorum
‘Cause you’re lookin’ for a sign, and I can’t give you one
Çünkü işaret için bakınıyorsun ve sana birini veremiyorum
Start to feel like it’s mad love
Bunun çılgın bir aşk gibi olduğunu hissetmeye başladım
That’s givin’ your attraction, to me
Bu cazibeni bana veriyor, benim için
Yeah, I just want you, nobody else, baby
Evet, sadece seni istiyorum, hiç kimse, bebek
I don’t wanna get too far
Çok uzaklaşmak istemiyorum
It’s just you that I want
Tek istediğim sensin

Mi and di mandem
Ben ve arkadaşım
We haffi run from half of di gyal dem
Biz batı hintlisi kızdan kaçmak zorundayız
So sweet, so sweet
Çok tatlı, çok tatlı

Dem want mi children and ting
Onlar beni çocuk olarak istiyorlar ve şey
Mi nuh ready fi all dem tings
Ben bu şeylerin hepsine hazır değilim
So sweet, so sweet
Çok tatlı, çok tatlı

Mi nuh ready fi all dem tings
Ben bu şeylerin hepsine hazır değilim

11 Şubat 2018 Pazar

Lana Del Rey – Raise Me Up (Mississippi South) [Türkçe Çeviri] (Çeviri)

Görüntülenme: 2

It’s like you said
Söylediğin gibi
It’s all been done before
Hepsi daha öncede oldu
I don’t have to talk pretty for them no more
Onlar için daha fazla tatlı konuşmam gerekmiyor

It’s like you said
It’s all been done before
I don’t have to talk pretty for them no more

I can talk what I want – How I wanna
İstediğim şeyi nasıl istiyorsam öyle konuşurum
I can talk what I want – How I wanna
İstediğimi istediğim şekilde derim
I can talk what I want – How I wanna
Her istediğimi nasıl istiyorsam öyle konuşurum
I don’t have to talk taste for your mama
Senin annenin zevki için için konuşmam gerekmiyor
No, no, no
Hayır, hayır hayır
I said no
Hayır dedim

Ray, ray
Ray, ray
Ray, raise me up
Beni havalara kaldır
Ray, raise me up
Beni yükselt
Ray, raise me up
Beni yükseklere çıkar
Ray, raise me up
Beni yükseklere çıkar

It’s the voodoo – Mississippi south
Bu güney Missisippi’in büyüsü
69 million stars
69 milyon star var
Birds are flying out of my mouth
Kuşlar ağzımdan uçup gidiyor
Spirits creeping in my yard
Ruhlar arka bahçemde dolaşıyor
Hold my head
Kafamı tut
It’s tilting back
Geriye doğru yatıyor
Something’s dancing me around
Bir şeyler beni oynatıyor
Putting crystals on our neck
Boynumuza kristal koyuyorum
Lifting my feet off – The ground
Ayağımı yerden kaldırıyorum
The ground
Yerden

Ray, ray
Ray, ray
Ray, raise me up
Beni havalara kaldır
Ray, raise me up
Beni yükselt
Ray, raise me up
Beni yükseklere çıkar
Ray, raise me up
Beni yükseklere çıkar

Oh see
Görüyor musun?
Look what you done now – Oh me
Bana yaptığın şeye bak
That’s what I’m talking bout
Bundan bahsediyorum
Oh me, Look what you done now – Oh me
Bana yaptığın şeye bak
It’s what I’m talking bout
Bahsettiğim şey bu
It’s what I’m talking about
Bahsettiğim şey bu

Pick me up – In a pickup truck
Beni komyonetle al
Roll it down
Camı aç
You got it going on
Başarıyorsun
Let me talk on your CB walkie
Telsizinle konuşmama izin ver
Let me play with your new – Shotgun
Yeni aldığın pompalıyla oynamama izin ver
Shotgun

Ray, ray
Ray, raise me up
Ray, raise me up
Ray, raise me up
Ray, raise me up

Ray, ray
Ray, raise me up
Ray, raise me up
Ray, raise me up
Ray, raise me up

I can talk what I want – How I wanna
İstediğim şeyi nasıl istiyorsam öyle konuşurum
I can talk what I want – How I wanna
İstediğim şeyi istediğim şekilde derim
I can talk what I want – How I wanna
Ne istiyorsam istediğim şekilde konuşurum
I don’t have to talk taste for your mama
Senin annenin zevki için için konuşmam gerekmiyor
No, no, no
Hayır, gerekmiyor
I said no

Lana Del Rey – Kill Kill (Türkçe Çeviri)

Taylor Swift – Love Story (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 12

Love Story (Aşk Hikayesi)

We were both young when I first saw you
Seni ilk kez gördüğümde ikimiz de gençtik
I close my eyes and the flashback starts
Gözlerimi kapattım ve geçmişe dönüş başladı
I’m standing there on a balcony in summer air
Yaz havasında balkonda duruyorum

See the lights, see the party, the ball gowns
Işıkları gördüm, partiyi gördüm, balo kıyafetleri
See you make your way through the crowd
Kalabalığın içinden geçerken seni gördüm
And say hello
Ve merhaba dedim

Little did I know
Biraz biliyordum
That you were Romeo, you were throwing pebbles
Sen Romeo’ydun, çakıl taşlarını atıyordun
And my daddy said, “Stay away from Juliet”
Ve babam ‘’Juliet’ten uzak dur’’ dedi
And I was crying on the staircase
Ve merdivenlerde ağlıyordum
Begging you, please, don’t go
Lütfen gitme diye sana yalvarıyodum

And I said,
Ve dedim
“Romeo, take me somewhere we can be alone
Romeo, beni yalnız kalabileceğimiz bir yere götür
I’ll be waiting, all that’s left to do is run
Bekliyor olacağım, tek yapmamız gereken kaçmak
You’ll be the prince and I’ll be the princess
Sen prens olacaksın ve ben prenses olacağım
It’s a love story, baby just say yes
Bu bir aşk hikayesi, sadece evet de bebeğim

So I sneak out to the garden to see you
Bu yüzden seni görmek için gizlice bahçeye çıktım
We keep quiet ’cause we’re dead if they knew
Sessiz olmalıyız çünkü onlar bilirse ölürüz
So close your eyes, escape this town for a little while
Bu yüzden gözlerini kapat, küçük bir zaman için bu şehirden kaçalım
‘Cause you were Romeo, I was a scarlet letter
Çünkü sen Romeo’ydun, ben utanç belgesiydim
And my daddy said “Stay away from Juliet”
Ve babam ‘’Juliet’ten uzak dur’’ dedi
But you were everything to me, I was begging you, please, don’t go
Ama sen benim için her şeydin, sana gitme diye yalvardım

And I said,
Ve dedim
“Romeo, take me somewhere we can be alone
Romeo, beni yalnız kalabileceğimiz bir yere götür
I’ll be waiting, all that’s left to do is run
Bekliyor olacağım, tek yapmamız gereken kaçmak
You’ll be the prince and I’ll be the princess
Sen prens olacaksın ve ben prenses olacağım
It’s a love story, baby just say yes
Bu bir aşk hikayesi, sadece evet de bebeğim

Romeo save me, they’re trying to tell me how to feel
Romeo beni koru, bana nasıl hissettiğimi söyletmeye çalışıyorlar
This love is difficult, but it’s real
Bu aşk zor ama bu gerçek
Don’t be afraid, we’ll make it out of this mess
Korkma, bu karmaşadan kurtulacağız
It’s a love story, baby just say “Yes”
Bu bir aşk hikayesi, bebeğim sadece ‘’evet’’ de

Oh, oh

I got tired of waiting
Beklemekten yoruldum
Wondering if you were ever coming around
Hiç gelip gelmediğini merak ediyordum
My faith in you was fading
Sana olan inancım kayboluyor
When I met you on the outskirts of town
Şehir dışında seninle buluştuğumuzda

And I said
Ve dedim
“Romeo save me, I’ve been feeling so alone
Romeo beni kurtar, çok yalnız hissediyorum
I keep waiting for you but you never come
Senin için bekliyordum ama asla gelmedin
Is this in my head? I don’t know what to think”
Bu benim kafamda mı? Ne düşünmem gerektiğini bilmiyorum

He knelt to the ground and pulled out a ring and said
Diz çöktü, bir yüzük çıkardı ve şöyle dedi
“Marry me, Juliet, you’ll never have to be alone
Benimle evlen Juliet, asla yalnız olmak zorunda değilsin
I love you and that’s all I really know
Seni seviyorum ve bu gerçekten bildiğim tüm şey
I talked to your dad, go pick out a white dress
Babanla konuştum, git ve beyaz bir elbise al
It’s a love story, baby just say yes”
Bu bir aşk hikayesi, bebeğim sadece evet de

Oh, oh,
Oh, oh

‘Cause we were both young when I first saw you.
Çünkü seni ilk gördüğümde ikimiz de çok gençtik

Christina Aguilera – Beautiful (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 12

Beautiful (Güzel)

Don’t look at me
Bana bakma

Everyday is so wonderful
Her gün çok harika
Then suddenly
Sonra aniden
It’s hard to breathe
Nefes almak çok zor
Now and then I get insecure
Şimdi ve sonra güvende değilim
From all the pain
Bütün acılardan
I’m so ashamed
Ben çok mahçubum

I am beautiful
Ben güzelim
No matter what they say
Ne söylediklerinin önemi yok
Words can’t bring me down
Kelimeler beni yıkamaz
I am beautiful
Ben güzelim
In every single way
Her şekilde
Yes words can’t bring me down
Evet kelimeler beni yıkamaz
Oh no
Hayır
So don’t you bring me down today
Bu yüzden beni bugün yıkmayacaksın

To all your friends you’re delirious
Bütün arkadaşların için sen çılgınsın
So consumed
Çok tüketilmiş
In all your doom, ooh
Bütün kaderinde
Trying hard to fill the emptiness
Boşluğu doldurmak için çok uğraşıyorsun
The pieces gone
Parçalar gitmiş
Left the puzzle undone
Yapbozu bitmemiş bıraktın
Ain’t that the way it is
Öyle değil mi?

You’re beautiful
Sen güzelsin
No matter what they say
Onların ne dediğinin önemi yok
Words can’t bring you down
Kelimeler seni yıkamaz
Oh no
Hayır
You’re beautiful
Sen güzelsin
In every single way
Her şekilde
Yes words can’t bring you down
Evet kelimeler seni yıkamaz
Oh no
Hayır
So don’t you bring me down today
Bu yüzden beni bugün yıkmayacaksın

No matter what we do (no matter what we do)
Ne yaparsak yapalım (ne yaparsak yapalım)
No matter what we say (no matter what we say)
Ne söylersek söyleyelim (ne söylersek söyleyelim)
We’re the song inside the tune (yeah, oh yeah)
Biz melodinin içindeki şarkıyız (Evet, evet)
Full of beautiful mistakes
Güzel hatalarla dolu

And everywhere we go (and everywhere we go)
Ve gittiğimiz her yerde (ve gittiğimiz her yerde)
The sun will always shine (the sun will always, always, shine)
Güneş her zaman parlayacak (güneş her zaman, her zaman, parlayacak)
And tomorrow we might awake
Ve yarın ayık olabiliriz
On the other side
Öteki tarafta

We’re beautiful
Biz güzeliz
No matter what they say
Ne söylediklerinin önemi yok
Yes words won’t bring us down
Evet kelimeler bizi yıkmayacak
Oh no
Hayır
We are beautiful
Biz güzeliz
In every single way
Her şekilde
Yes words can’t bring us down
Evet kelimeler bizi yıkamaz
Oh no
Hayır
So don’t you bring me down today
Bu yüzden beni bugün yıkmayacaksın

Oh, oh
Don’t you bring me down today
Bugün beni yıkmayacaksın
Don’t you bring me down, ooh
Beni yıkmayacaksın
Today

Bugün