İngilizce Türkçe Sözlük







23 Mart 2021 Salı

The Score – Unstoppable ( Türkçe Çeviri )

 There's a moment in your bones when, when the fire takes over
 Blood is running, heart is pumping as the battle gets closer
  
 Kemiklerinde bir an var, ateşin var olduğu
 Kan akıyor, savaş yaklaşırken kalp pompalıyor
  
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 They could say what they want now
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 'Cause we'll be screaming out
  
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 Şimdi istediklerini söyleyebilirler
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 Çünkü biz çığlık atacağız
  
 We can be heroes everywhere we go
 We can have all that we ever want
 Swinging like Ali, knocking out bodies
 Standing on top like a champion
 Keep your silver, give me that gold
 You remember when I say
 We can be heroes everywhere we go
 Keeping us down is impossible
 'Cause we're unstoppable
  
 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 İstediğimiz her şeye sahip olabiliriz
 Ali gibi kıvranıp, bedenleri devirebiliriz
 Bir şampiyon gibi zirvede durabiliriz
 Gümüşünü sakla, bana altını ver
 Söylediğimde hatırlıyorsun
 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 Bizi aşağıda tutmak imkansız
 Çünkü biz durdurulamayız
  
 Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable

 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
  
 Every spotlight, every sound bite
 Everybody who gave up
 Is just a fool for wanting it more than anybody against us

 Her spot ışığı, her ses ısırığı
 Pes eden herkes
 Sadece bir aptal, bize karşı herkesten daha fazlasını istediğim için 

 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 They could say what they want now
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 'Cause we'll be screaming out

 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 Şimdi istediklerini söyleyebilirler
 Ooh ooh ooh, ooh ooh ooh
 Çünkü biz çığlık atacağız
  
  We can be heroes everywhere we go
 We can have all that we ever want
 Swinging like Ali, knocking out bodies
 Standing on top like a champion
 Keep your silver, give me that gold
 You remember when I say
 We can be heroes everywhere we go
 Keeping us down is impossible
 'Cause we're unstoppable

 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 İstediğimiz her şeye sahip olabiliriz
 Ali gibi kıvranıp, bedenleri devirebiliriz
 Bir şampiyon gibi zirvede durabiliriz
 Gümüşünü sakla, bana altını ver
 Söylediğimde hatırlıyorsun
 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 Bizi aşağıda tutmak imkansız
 Çünkü biz durdurulamayız
  
  Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable

 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
  
 They can say what they want now (oh)
 'Cause we'll be screaming out (Ooh ooh)

 Şimdi istediklerini söyleyebilirler (oh )
 Çünkü biz çığlık atacağız ( Ooh ooh )
  
 We can be heroes everywhere we go
 We can have all that we ever want
 Swinging like Ali, knocking out bodies
 Standing on top like a champion
 Keep your silver, give me that gold
 You remember when I say
 We can be heroes everywhere we go
 Keeping us down is impossible
 'Cause we're unstoppable

 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 İstediğimiz her şeye sahip olabiliriz
 Ali gibi kıvranıp, bedenleri devirebiliriz
 Bir şampiyon gibi zirvede durabiliriz
 Gümüşünü sakla, bana altını ver
 Söylediğimde hatırlıyorsun
 Gittiğimiz her yerde kahraman olabiliriz
 Bizi aşağıda tutmak imkansız
Çünkü biz durdurulamayız
  
 Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable
 Oh woah, we're unstoppable
 We're unstoppable
  
 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
 Oh, biz durdurulamayız
 Biz durdurulamayız 

22 Mart 2021 Pazartesi

Daughtry – Heavy Is The Crown (Türkçe Çeviri)

Ever needed any reason
To find where the river ends
Like a cancer running through my veins
It’s never going to give in…

Hiç sebebe ihtiyacım olmadı, nehrin nerede bittiğini bulmak için
Kanımda dolaşan kanser gibi
pes etmeyecek

See them march, lambs to a slaughter
Tortured souls just line up on the alter
I was never meant to drink that water
They’ll remember when I’m underground

Marş yürürken bak onlara, mezbaha kuyuları
değişmek için sıralanan, işkence edilmiş ruhlar
O suyu içmek değildi niyetim
Yerin altındayken beni hatırlayacaklar

Heavy is the crown
Never falter, never let them bleed you out
I’ll be still standing when they try to bring my castle down
I’ll never bow down
Heavy is the crown
Heavy is the crown
Heavy is the crown

Taç çok ağır
Titreme, kanadığını görmelerine izin verme
Benim kalemi yıksalar da ayakta duracağım
Boyun eğmeyeceğim
Taç çok ağır
Taç çok ağır
Taç çok ağır

When the weight the world crashing
Pushing you closer to the edge
You find a way to get a little bit stronger
To fight all the demons, yeah

Dünya yıkılırken
seni köşeye iterke
biraz daha güçlü olmak için sebep bul, tüm şeytanlarla savaşmak için

See them march, lambs to a slaughter
Tortured souls line up on the alter
I’ll ride, hell or high water
You’ll remember when I’m underground

Marş yürürken bak onlara, mezbaha kuyuları
değişmek için sıralanan, işkence edilmiş ruhlar
O suyu içmek değildi niyetim
Yerin altındayken beni hatırlayacaklar

Heavy is the crown
Never falter, never let them bleed you out
I’ll be still standing when they try to bring my castle down
I’ll never bow down
Heavy is the crown

Taç çok ağır
Titreme, kanadığını görmelerine izin verme
Benim kalemi yıksalar da ayakta duracağım
Boyun eğmeyeceğim
Taç çok ağır

Everything will fade away
Nothing in this world is meant to stay

her şey silinecek
bu dünyada hiçbir şey kalmaz

Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown

Taç çok ağır
Taç çok ağır
Taç çok ağır

Heavy is the crown
Never falter, never let them bleed you out
I’ll be still standing when they try to bring my castle down
I’ll never bow down
Heavy is the crown

Taç çok ağır
Titreme, kanadığını görmelerine izin verme
Benim kalemi yıksalar da ayakta duracağım
Boyun eğmeyeceğim
Taç çok ağır

Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown, heavy is the crown
Heavy is the crown…

Taç çok ağır
Taç çok ağır

Taç çok ağır
Taç çok ağır

Justin Bieber – Hailey (Türkçe Çeviri)

Had a dream, I was high
Holdin’ on to the sky
But I heard your voice
You stopped myself from falling
Thirty days, thirty nights
When the stars don’t align
And the sun can’t even stop the rain from pouring

Bir rüya gördüm, yüksekteydim
Gökyüzüne dokunuyordum
Düşmekten sen kurtardın beni
30 gün 30 gece
yıldızlar bir araya gelmiyordu
Ve güneş, yağmuru yağmaktan vazgeçiremiyordu

So lay with me and let time just pass by
And don’t let go (Don’t let go)
‘Cause all I know

gel uzan benimle , bırak zaman geçsin
bırakma
çünkü biliyorum;

This life is crazy
But it led me to your love
If you call on me forever I will come
No matter what
Baby, the only thing I’m certain of
We’ll be done in when our golden days are gone
No matter what, no matter what
It’s only us (It’s only us)
Yeah, no matter what

Bu hayat çok çılgınca
ama senin aşkına yol gösterdi bana
çağırırsan beni, sonsuza dek gelirim
ne olursa olsun
bebeğim, emin olduğum tek şey
cicim günlerimiz geçince, her şey yerine oturacak
sadece biz olacağız
ne olursa olsun

I’m the one in the back
Everything that I have
When the silence fills the air, just know I’m on it
When the waves start to crash
Like a feeling from the past
Just remember that you’re all I’ve ever wanted (Ever wanted)

Geçmişe takılı kalan biriyim ben, sahip olduklarıma…
Sessizlik dolarken etrafa, üzerine gideceğimi bil
Dalgalar çarpışmaya başladığında, geçmişten bir his gibi
İstediğim tek kişinin sen olduğunu hatırla

So lay with me and let time just pass by
And don’t let go (Don’t let go)
‘Cause all I know

gel uzan benimle , bırak zaman geçsin
bırakma
çünkü biliyorum;

This life is crazy
But it led me to your love
If you call on me forever I will come
No matter what
Baby, the only thing I’m certain of
We’ll be done in when our golden days are gone
No matter what, no matter what
It’s only us (It’s only us)
Yeah, no matter what

Bu hayat çok çılgınca
ama senin aşkına yol gösterdi bana
çağırırsan beni, sonsuza dek gelirim
ne olursa olsun
bebeğim, emin olduğum tek şey
cicim günlerimiz geçince, her şey yerine oturacak
sadece biz olacağız
ne olursa olsun

Lookin’ in your eyes
Can’t believe you’re mine
It’s beyond an obsession, got all of my attention
Nothing can compare to you (To you)
What did I do right? (Do right)
To hold you every night (Every night)
It’s beyond an obsession, got all of my attention
Nothing can compare to you

gözlerine bakıyorum
benim olduğuna inanamıyorum
takıntının ötesinde bu, tüm dikkatim sende
hiçbir şey benzemez sana
ne sevap işledim de her gece sarıyorum seni?
takıntının ötesinde bu, tüm dikkatim sende
hiçbir şey benzemez sana

This life is crazy
But it led me to your love
If you call on me forever I will come
No matter what
Baby, the only thing I’m certain of
We’ll be done in when our golden days are gone (Yeah, ayy)

Bu hayat çok çılgınca
ama senin aşkına yol gösterdi bana
çağırırsan beni, sonsuza dek gelirim
ne olursa olsun
bebeğim, emin olduğum tek şey
cicim günlerimiz geçince, her şey yerine oturacak

This life is crazy
But it led me to your love
If you call on me forever I will come
No matter what
Baby, the only thing I’m certain of
We’ll be done in when the golden days are gone
No matter what, no matter what (Yeah, yeah)
It’s only us (It’s only us)
Yeah, no matter what

Bu hayat çok çılgınca
ama senin aşkına yol gösterdi bana
çağırırsan beni, sonsuza dek gelirim
ne olursa olsun
bebeğim, emin olduğum tek şey
cicim günlerimiz geçince, her şey yerine oturacak
sadece biz olacağız
ne olursa olsun

Justin Bieber – Love You Different (Türkçe Çeviri)

I will love you different
Just the way you are
And I will love you different

Seni başka seveceğim
Olduğun gibi
Seni başka seveceğim

You pull up in a foreign
You that New York time, easy Sunday morning (Front seat)
When we touch I think we skip a beat (Beep, beep, beep)
It’s a movie with you got me at the edge (Let me see)

Yabancı bir yere çektik arabayı
New York saatleri, kolay bir Pazar sabahı (ön koltuk)
Dokunduğumuzda, sanırım kalbimiz bir anlığına duruyor
Senle bir filmde gibiyim

There’s beauty on your lips
I drown with every kiss
I’m not used to this
There’s nothing I won’t give
Don’t like making promises
Just remember this

Dudaklarında güzellik var
Her öpücükle boğuluyorum
Buna alışkın değilim
Uğruna vermeyeceğim bir şey yok
Söz vermeyi sevmem
bunu unutma

I will love you different
Just the way you are
And I will love you different
That’s what you been looking for

Seni başka seveceğim
Olduğun gibi
Seni başka seveceğim

Sen de bunu arıyordun

You’re the fruit of my life
That patient kind
That tongue got me tongue tied
And that’s why

Sen hayatımın meyvesisin
Sabırlı bir meyve
O dil ile nutkum tutuldu
bu yüzden;

I will love you different
Just the way you are

Seni başka seveceğim
Olduğun gibi

No matter how different
You’re beautiful
I can’t make this up, no, baby
Ain’t no need to beat your face
And Fenty want you on the cover
On this planet I’ll treat you like a mother
Let’s make babies

Ne kadar başka olursa olsun
Sen güzelsin
Bunu değşitiremem, hayır bebeğim
Yüzüne vurmama gerek yok
Fenty seni kapak kızı yapmak istiyor
Bu dünyada sana anne gibi davranacağım
Haydi bebek yapalım

There’s beauty on your lips
I drown with every kiss
I’m not used to this
There’s nothing I won’t give
Don’t like making promises
Just remember this

Dudaklarında güzellik var
Her öpücükle boğuluyorum
Buna alışkın değilim
Uğruna vermeyeceğim bir şey yok
Söz vermeyi sevmem
bunu unutma

I will love you different
Just the way you are
And I will love you different
That’s what you been looking for

Seni başka seveceğim
Olduğun gibi
Seni başka seveceğim

Sen de bunu arıyordun

You’re the fruit of my life
That patient kind
That tongue got me tongue tied
And that’s why

Sen hayatımın meyvesisin
Sabırlı bir meyve
O dil ile nutkum tutuldu
bu yüzden;

I will love you different
Just the way you are
Seni başka seveceğim
Olduğun gibi

I and I
Need you in my life
Even when the fire burning I need you fi di the light

Hayatımda sana ihtiyacım var
Ateş yansa bile, ışık için sana ihtiyacım var

It’s a different night
With you right by my side
You mix the color, color, color, color, see the future bright

Bu gece farklı, yanımda sen varsın
Renkleri karıştırıyorsun, geleceği parlaklaştırıyorsun

This here mutual, it’s not usual
When I’m around you I-I-I (Ooh)
Dem goose bumps, dem goose bumps
The truth hurts and you know
A real ting we feel this time (Ooh)
You gimme goose bumps yeah, yeah

Ortağız, bu hep olan bir şey değil
Yanındayken
Tüylerim diken diken oluyor
Gerçekler acıdır biliyorsun
Bu seferki gerçek bir his
Tüylerim diken diken oluyor

I will love you different
Just the way you are
And I will love you different
That’s what you been looking for

Seni başka seveceğim
Olduğun gibi
Seni başka seveceğim

Sen de bunu arıyordun

Justin Bieber – Ghost (Türkçe Çeviri)

Youngblood thinks there’s always tomorrow
I miss your touch on nights when I’m hollow
I know you crossed a bridge that I can’t follow

Gençken insanlar her zaman yarın olacak sanıyor
Kötü hissettiğim gecelerde, dokunuşunu özlüyorum
Takip edemeyeceğim köprüyü yıktığını biliyorsun

Since the love that you left is all that I get
I want you to know that if I can’t get close to you
I settle for the ghost of you
I miss you more than life (More than life)

Elimdeki tek şey bıraktığın sevgin olduğundan beri
Sana yaklaşamazsak, hayaletin olacağımı bilmeni istiyorum
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

And If you can’t be next to me
Your memory is e**asy
I miss you more than life
I miss you more than life

Yanımda olamazsan
Anıların canlanacak gözümde
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

Youngblood thinks there’s always tomorrow (Woo)
I need more time but time can’t be borrowed
I leave it all behind if I could follow

Gençken insanlar her zaman yarın olacak sanıyor
Daha fazla zamana ihtiyacım var ama ödün alınamıyor
Geride bıraktım, keşke peşinden gidebilsem

Since the love that you left is all that I get
I want you to know that if I can’t get close to you
I’ll settle for the ghost of you
I miss you more than life, yeah

Elimdeki tek şey bıraktığın sevgin olduğundan beri
Sana yaklaşamazsam hayaletin olacağımı bilmeni istiyorum
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

And If you can’t be next to me
Your memory is e**asy
I miss you more than life
I miss you more than life

Yanımda olamazsan
Anıların canlanacak gözümde
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

So if I can’t get close to you
I settle for the ghost of you
I miss you more than life


Sana yaklaşamazsam, hayaletin olacağımı bilmeni istiyorum
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

And If you can’t be next to me
Your memory is e**asy
I miss you more than life
I miss you more than life

Yanımda olamazsan
Anıların canlanacak gözümde
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni
Hayatı yaşamaktan daha çok özlüyorum seni

Justin Bieber – Somebody (Türkçe Çeviri)

Every time I wake up next to you I talk to God
And I’m so damn grateful ’cause you make up for the things I’m not
Didn’t know I needed nothing till I needed you
In a world that’s spinning it ain’t easy letting go
8 billion people we’re just looking for a hand to hold
Everybody’s tryna find something to hold on to

Yanında uyandığım her an Tanrıya dua ediyorum
Çok minnettarım çünkü sen benim, olmamış yönlerimi düzelttin
Sana ihtiyacım olana kadar, birine ihtiyacım olduğunu bilmiyordum
Dönen bir dünyada, boş vermek kolay değil
8 milyar insan, tutacak bir el arıyoruz
Herkes sarılacak birini arıyor

It’s okay, it’s okay
We all try to pretend that we’re brave
When I’m weak, yeah, I’m strong ’cause of you at the end of the day

Sorun yok
cesurmuşuz gibi davranıyoruz hepimiz
zayıfken, günün sonunda senin sayende güçlü oluyorum

Everybody needs somebody (Everybody needs somebody)
Somebody to remind you that you’re not alone
Who gon’ defend you like an army (Defend you like an army)
And never let go (And never let go)

Herkesin birilerine ihtiyacı var
Yalnız olmadığını hatırlatacak birilerine
Ordu gibi seni savunacak birilerine
Ve hiç bırakmayacak birine

Everybody needs somebody (Everybody needs somebody)
Somebody to wake up to when everyone’s gone
So if you need me then you got me (If you need me then you got me)
I’ll be the shoulder you cry on
Everybody needs some-
Everybody needs somebody

Herkesin birilerine ihtiyacı var
Yalnız olmadığını hatırlatacak birilerine
Ordu gibi seni savunacak birilerine
Ve hiç bırakmayacak birine

Herkesin birilerine ihtiyacı var
Herkesin birilerine ihtiyacı var

Every time I look at you I’m looking at a star
It’s the way you light up any room just being who you are
Didn’t know I needed nothing till I needed you
Right before I met you I never believed in magic
But you stole my heart before anyone knew you had it
I know that you know what we got it don’t come easy

Sana her baktığımda, bir yıldıza bakıyorum
Sadece öyle dursan bile, odayı aydınlatıyorsun
Sana ihtiyacım olana kadar, birine ihtiyacım olduğunu bilmiyordum
Senle tanışana kadar, sihire inanmazdım hiç
Kimsenin sahip olduğumu bilmediği kalbimi çaldın
Sahip olduğumuz şeyi kolayca elde etmediğimizi bildiğini biliyorum

It’s okay, it’s okay
We all try to pretend that we’re brave
When I’m weak, yeah, I’m strong ’cause of you at the end of the day

Sorun yok
cesurmuşuz gibi davranıyoruz hepimiz
zayıfken, günün sonunda senin sayende güçlü oluyorum

Everybody needs somebody (Everybody needs somebody)
Somebody to remind you that you’re not alone
Who gon’ defend you like an army (Defend you like an army)
And never let go (And never let go)

Herkesin birilerine ihtiyacı var
Yalnız olmadığını hatırlatacak birilerine
Ordu gibi seni savunacak birilerine
Ve hiç bırakmayacak birine

Everybody needs somebody (Everybody needs somebody)
Somebody to wake up to when everyone’s gone
So if you need me then you got me (If you need me then you got me)
I’ll be the shoulder you cry on
Everybody needs some-
Everybody needs somebody

Herkesin birilerine ihtiyacı var
Herkes gittiğinde seni uyandıracak birine
Bana ihtiyacın varsa, buradayım işte
Ağladığın omuz olacağım
Herkesin birilerine ihtiyacı var

21 Mart 2021 Pazar

Justin Bieber – Deserve You (Türkçe Çeviri)

Justin Bieber – Deserve You (Türkçe Çeviri)

When I’m in my thoughts sometimes
It’s hard to believe
I’m the person you think I am
The person that you tell me you love
I’m on my ten thousandth life
Nine thousand, nine hundred, ninety nine and it slipped my hands
But this the one I’m not giving up

Bazen düşünürken, inanamıyorum
Senin düşündüğün kişiyim
Sevdiğini söylediğin kişiyim
10 bininci yaşamımdayım
9 bin, 9 yüz, 99 ve elimden kayıp gitti
Ama bu sonuncuyu bırakmayacağım

Night after night you fall asleep on me
I’m praying that I don’t go back to who I was

gecelerce göğsümde uyuyakalıyorsun
Eski halime dönmemeye dua ediyorum

I feel like
I don’t deserve you tonight
It’s in the way that you hold me
I don’t deserve you tonight
It’s in the things that you show me
I need you, don’t let me go
Need you, don’t let me go, I feel like
I don’t de-, I don’t de-, I don’t deserve you tonight

Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum
Beni sarışını hak etmiyorum bu gece
Bana gösterdiklerini…
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum

I can tend to hold things back
I need you more than I let you believe I do
‘Cause you could think it might be too much, oh yeah
I don’t want to beat my past
Oh when we kiss I’m alive and I feel brand new
There’s nothing that I want more than us

Geçmişe bağlı kalmaya meyilliyim
Senin inandığından daha fazla ihtiyacım var sana
Çünkü çok fazla olduğunu düşünebilirdin
Geçmişimi yenmek istemiyorum
Öpüştüğümüzde yenilenmiş hissediyorum, yaşıyorum
Bizden daha çok istediğin bir şey yok

Night after night you fall asleep on me
I’m praying that I don’t go back to who I was

gecelerce göğsümde uyuyakalıyorsun
Eski halime dönmemeye dua ediyorum

I feel like
I don’t deserve you tonight
It’s in the way that you hold me
I don’t deserve you tonight
It’s in the things that you show me
I need you, don’t let me go
Need you, don’t let me go
I feel like
I don’t de-, I don’t de-, I don’t deserve you tonight

Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum
Beni sarışını hak etmiyorum bu gece
Bana gösterdiklerini…
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum

Somewhere in the sky
The way your body fits on mine
When you give in to me
I’m so high but I’m falling
Uh, and now my eyes are locked on you
As you dance around the room
And finally I’m right where I belong

Gökyüzünde bir yerler
Bedenin benimkine cuk oturuyor
Bana kendini bıraktığında
Çok yükseliyorum ama düşüyorum
Gözlerim sende kilitli, sen odada dans ederken
Sonunda ait olduğum yerdeyim

I feel like
I don’t deserve you tonight
It’s in the way that you hold me
I don’t deserve you tonight
It’s in the things that you show me
I need you, don’t let me go
Need you, don’t let me go
I feel like
I don’t de-, I don’t de-, I don’t deserve you tonight

Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum
Beni sarışını hak etmiyorum bu gece
Bana gösterdiklerini…
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Sana ihtiyacım var, beni bırakma
Seni bu gece hak etmiyor gibi hissediyorum