– Tüm e ‘yalan, aşkımız, bizim ‘öpücük’, yalan vardı
El calor y el sabor, todo mentira
– Isı ve tat, hepsi yalan
Y por e-so te o-dio, mi vida
– Ve e-yani sen o-dio, hayatım
Mentira, mentira
– Yalan, yalan
No era mentira, cuando te abrazaba y decía que quería
– Sana sarıldığımda ve istediğimi söylediğimde yalan değildi.
Una y mil vidas a tu lado sin mentiras
– Yalan söylemeden senin yanında bir ve bin hayat
Juro que no mentí cuando dije y decía
– Yemin ederim, söylediğimde ve söylediğimde yalan söylemedim.
Que te quería, ah-ah-ah
– Seni sevdiğimi, ah-ah-ah
Me e’toy volviendo loco, tenemo’ que hablar
– Deliriyorum, konuşmamız gerek.
Necesito verte ahora, no puedo esperar
– Seni şimdi görmem gerek, bekleyemem.
Te juro que, si pienso en ti
– Yemin ederim, Eğer seni düşünürsem
Duele, siento que yo me voy a—
– Acıyor, ben gidiyorum gibi hissediyorum—
Voy a morir, y no quiero
– Öleceğim ve bunu yapmak istemiyorum.
Quiero vivir contigo hasta el final
– Sonuna kadar seninle yaşamak istiyorum
Sabes que, no sé amar
– Biliyor musun, nasıl seveceğimi bilmiyorum
Yo sé que todo te da igual
– Umrunda değil biliyorum
Y me hace mal, de tanto amar
– Ve sevmek beni çok incitiyor
Tanto-tanto, tanto mal
– Çok-çok, çok yanlış
Tanto-tanto
– Tanto-tanto
Nene, tú sí que volaste en mi cabeza
– Bebeğim, gerçekten kafamın içinde uçtun.
Nene, porque sé que perdí el control
– Bebek, ‘ kontrolümü kaybettim biliyorum
Te juro que solamente yo, me dejé llevar por la tentación
– Sana yemin ederim ki, sadece ben, kendimi günaha kaptırdım
En esa noche cuando tú, me hacia falta tu amor
– O gece senin sevgine ihtiyacım vardı.
Te juro que no es excusa, nene
– Yemin ederim mazeret değil bebeğim.
Pero necesitaba de vo’
– Ama vo’ya ihtiyacım vardı.
Y tú, no estaba’ a mi lado, no estaba’ a mi lado
– Ve sen, o benim yanımda değildi, o benim yanımda değildi
Y yo, sintiendo un vacio, fallando tu amo’—
– Ve ben, bir boşluk hissediyorum, efendini başarısız’—
Era una mentira
– Bir yalandı.
Era una men-ti-ra
– Bu bir men-ti-ra idi
Todo era mentira, baby, ¿acaso pensaste que iba a seguir?
– Hepsi yalandı bebeğim, devam edeceğimi mi sandın?
Yo no creo nada, el cora’ me partieron, me partieron en mil
– Ben hiçbir şeye inanmıyorum, cora ‘ ben bölünmüş, ben bin bölünmüş
Pedazos, guacho
– Parçalar, guacho
Esta torre ya no es chill
– Bu kule artık soğuk değil
Ganaron, plata, ‘tupafaciente y blim-blim
– Onlar kazandı, Gümüş, ‘ tupafacient ve blim-blim
Corre la poli’ a lo’ pibe’ de la esquina
– Polis köşedeki’ çocuğa ‘ koşuyor
Guarda, que escapas, se animan y te tiran
– Devam et, kaçıyorsun, neşeleniyorlar ve seni fırlatıyorlar
Esta canción es verdad, todo es mentira
– Bu şarkı doğru, her şey bir yalan
El mundo se quema, vos de partys, de gira
– Dünya yanıyor, vos de partys, turda
Despertate, en la calle ahora hay má’ violadore’ que cantantes
– Uyan, sokakta artık şarkıcılardan daha fazla violadore var
Dicen ser político’, y son traficantes
– Siyasi olduklarını iddia ediyorlar ve insan tacirleri
Tanta plata ganan pero el pueblo tiene hambre
– Çok para kazanıyorlar ama insanlar aç
Por eso era mentira lo que yo te canté antes
– Bu yüzden sana daha önce söylediğim bir yalandı.
(Uh)
– (Ah)
¿Comes animales porque son comida?
– Hayvanları yiyecek oldukları için mi yiyorsun?
¿Quién te lo dijo? Porque eso es mentira
– Sana kim söyledi? Çünkü bu bir yalan
Mátalo tú mismo si puede’
– Yapabilirsen onu Kendin öldür.’
Mátalo ahora mismo, ¿no puede’?
– Hemen öldür onu, değil mi?
¿Ve’? Porque todo es mentira
– Görüyor musun? Çünkü her şey bir yalan
La NASA es mentira, la iglesia es mentira
– NASA bir yalan, kilise bir yalan
Dios es mentira, ¿lo has visto? Es mentira
– Tanrı yalandır, onu gördün mü? Bir yalan.
¿Entonces por qué crees en él, eh?
– O zaman neden ona inanıyorsun?
Si nunca lo viste en tu vida
– Eğer onu hayatında hiç görmediysen
Ya deja de pensar en él
– Onu düşünmeyi bırak.
No hay nadie mirando allá arriba
– Oraya bakan kimse yok.
Yo ‘toy aquí arriba y no veo a nadie
– Burada oynuyorum ve kimseyi görmüyorum.
Se cansó del odio y se mudó a otra parte
– Nefretten bıktı ve başka bir yere taşındı
Yo ‘toy aquí arriba y no veo a nadie
– Burada oynuyorum ve kimseyi görmüyorum.
¿Quién dice que yo no sé, eh?
– Bilmediğimi kim söyledi?
Que tengo mi propia fé
– Kendi inancım olduğunu
¿Acaso loco no lo ven?
– Siz deliler onu görmüyor musunuz?
¿Acaso, loco, no me creen?
– İnan bana, deli değilsin.
Todo era mentira, baby, ¿acaso pensaste que iba a seguir?
– Hepsi yalandı bebeğim, devam edeceğimi mi sandın?
Todo era mentira, baby, ¿acaso pensaste que iba a seguir?
– Hepsi yalandı bebeğim, devam edeceğimi mi sandın?