İngilizce Türkçe Sözlük







21 Mayıs 2021 Cuma

Damien Rice – Colour Me In İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Well, I tried to repress it and I carried it’s crown
– Onu bastırmaya çalıştım ve tacını taşıdım.
I reached out to undress it and love let me down
– Onu soymak için uzandım ve aşk beni hayal kırıklığına uğrattı
Love let me down
– Aşk beni hayal kırıklığına uğrattı

So I tried to erase it, but the ink bled right through
– Bu yüzden onu silmeye çalıştım, ama mürekkep kanadı
Almost drove myself crazy and these words led to you
– Neredeyse kendimi delirtiyordum ve bu sözler sana yol açtı
And all these useless dreams of living alone
– Ve yalnız yaşamanın tüm bu işe yaramaz hayalleri
Like a dog-less bone
– Köpeksiz bir kemik gibi

So come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
And then, colour me in
– Ve sonra, beni renklendir

Well, I tried to control it and cover it up
– Onu kontrol etmeye ve örtbas etmeye çalıştım.
I reached out to console it, it was never enough
– Onu teselli etmek için uzandım, asla yeterli değildi
Never enough
– Asla yeterli değil

So I tried to forget it, it was all part of the show
– Bu yüzden unutmaya çalıştım, hepsi gösterinin bir parçasıydı
Told myself I’d regret it, but what do I know
– Kendime pişman olacağımı söyledim, ama ne biliyorum
About all these useless dreams of living alone
– Yalnız yaşamanın tüm bu işe yaramaz hayalleri hakkında
Like a dog-less bone
– Köpeksiz bir kemik gibi

So come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
And then, colour me in
– Ve sonra, beni renklendir

Come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me take this through the end
– Gel bunu sonuna kadar götürmeme izin ver
Of all these useless dreams of living
– Tüm bu işe yaramaz yaşam hayallerinden
All these useless dreams
– Bütün bu işe yaramaz rüyalar
All these useless dreams of living
– Tüm bu işe yaramaz yaşam hayalleri
All these, oh, no
– Bütün bunlar, oh, hayır

So come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me love you
– Gel seni sevmeme izin ver
Come let me in
– İzin ver gireyim

Sheena Ringo – No Verao, As Noites Japonca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

天上天下繋ぐ花火哉
– Cenneti ve dünyayı birbirine bağlayan Havai Fişekler
万代と刹那の出会ひ
– Bandai ve kısacık karşılaşma
忘るまじ 忘るまじ 忘るまじ
– unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin. unut gitsin.
我らの夏を
– bizim yazımız.
場違ひに冷え切つた体を
– yanlış yerde soğuk olan vücut
人熱に放つて流し流され
– insan ısısına salınır ve yıkanır
思へば遠くへ来たものだ
– düşündüğümden beri uzun bir yol kat ettim.
人生なんて飽く気ないね
– hayat sıkıcı.
まして若さはあつちう間
– gençlikten bahsetmiyorum bile.

今宵全員が魁、一枚目よ
– bu gece, hepimiz ilk olacağız.
皆銘々取りゞの衣裳
– Torizu’nun tüm kostümleri
奔放な命を被ふ化粧
– Dizginsiz yaşam ile makyaj
隠すまじ 隠すまじ 隠すまじ
– gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek, gizlemek
我らは夏よ
– biz summer’ız.
何か知ら落ち込むだ心は
– bir şeyler biliyorum. depresyondayım.
人熱彷徨つて流し流され
– insanlar sıcak, dolaşıyor, kızardı, kızardı, kızardı, kızardı, kızardı, kızardı.
思へば遠くへ来たものだ
– düşündüğümden beri uzun bir yol kat ettim.
永遠なんて素気ないね
– sonsuza kadar olmayacak.
ほんの仮初めが好いね
– geçici bir başlangıcı severim.
愈々宴も酣、本番です
– bu da bir şölen.

皆銘々選り取り全方位
– hepimiz birbirimizi seçiyoruz. her yöne.
獰猛な命燃やす匂ひ
– Vahşi hayat yanan koku
臆すまじ 臆すまじ 臆すまじ
– üzgünüm, üzgünüm, üzgünüm, üzgünüm, üzgünüm, üzgünüm.
我らは夏よ
– biz summer’ız.
一寸女盛りを如何しやう
– bir kadının asaletine ne dersin?
この侭ぢや行き場がない
– gidecek hiçbir yer yok.
花盛り色盛り真盛り まだ
– çiçekler, renkler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler.

丁度大輪の枝垂れ柳
– Sadece büyük bir ağlayan Söğüt
蘇るひと世の走馬灯
– Dünyanın çalışan fenerlerini canlandırmak
逃すまじ 逃すまじ 逃すまじ
– özledim, özledim, özledim, özledim, özledim, özledim, özledim, özledim
我らの夏を
– bizim yazımız.
一寸 一寸女盛りを如何しやう
– her santimetrede bir kadının asalına ne dersin?
この侭ぢやまだ終れない
– henüz bitiremiyorum.
花盛り色盛り真盛り まだ
– çiçekler, renkler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler, çiçekler.

Eleni Foureira – Fuego İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Take a dive, into my eyes
– Bir dalış yap, gözlerimin içine
Yeah the eyes of lioness
– Evet dişi aslanın gözleri
Feel the power, they ain’t lying
– Gücü hisset, yalan söylemiyorlar

A little look, a little touch
– Küçük bir bakış, küçük bir dokunuş
You know the power of silence
– Sessizliğin gücünü biliyorsun.
Yeah, keep it up, keep it up
– Evet, devam et, devam et

I was looking for some high, high highs, yeah
– Bazı yüksek, yüksek yüksekler arıyordum, Evet
‘Til I got a dose of you
– Senden bir doz alana kadar
You got me pelican fly, fly, flyin’
– Sinek pelican ben varım, uçmak, uçmaya hazır

‘Cause I’m way up and I ain’t comin’ down
– Çünkü ben çok yukarıdayım ve aşağı gelmiyorum
Keep taking me higher
– Beni daha yükseğe götürmeye devam et
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

‘Cause I’m burning up and I ain’t coolin’ down
– Çünkü ben yanıyorum ve soğuyamıyorum
Yeah I got the the fire
– Evet yangın var
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)
Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)

Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet
Fuego
– Fuego

Take me in, take a breath
– Beni içeri al, bir nefes al
Ain’t no hidden agenda
– Gizli bir gündem değil
What you see is what you get, yeah
– Gördüğün şey elde ettiğin şey, Evet

I was looking for some high, high highs, yeah
– Bazı yüksek, yüksek yüksekler arıyordum, Evet
‘Til I got a dose of you
– Senden bir doz alana kadar
You got me pelican fly, fly, flyin’
– Sinek pelican ben varım, uçmak, uçmaya hazır

‘Cause I’m way up and I ain’t comin’ down
– Çünkü ben çok yukarıdayım ve aşağı gelmiyorum
Keep taking me higher
– Beni daha yükseğe götürmeye devam et
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

‘Cause I’m burning up and I ain’t coolin’ down
– Çünkü ben yanıyorum ve soğuyamıyorum
Yeah I got the the fire
– Evet yangın var
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)
Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)

Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet
Fuego
– Fuego

Oh, your love is like wild, wild fire
– Oh, aşkın vahşi, vahşi ateş gibi
You got me pelican fly, fly, flyin’
– Sinek pelican ben varım, uçmak, uçmaya hazır

‘Cause I’m way up and I ain’t comin’ down
– Çünkü ben çok yukarıdayım ve aşağı gelmiyorum
Keep taking me higher
– Beni daha yükseğe götürmeye devam et
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

‘Cause I’m burning up and I ain’t coolin’ down
– Çünkü ben yanıyorum ve soğuyamıyorum
Yeah I got the the fire
– Evet yangın var
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)
Fuego (Hey)
– Fuego (Hey)
Ah yeah ah yeah ah yeah
– Ah evet ah evet ah evet
Yeah ah yeah ah yeah
– Evet ah evet ah evet

BTS – Butter (Türkçe Çeviri)

Smooth like butter
Like a criminal undercover
Gon’ pop like trouble
Breakin’ into your heart like that

Tereyağı gibi pürüzsüz
Gizlenmiş bir suçlu gibi
Patlayacağım bela gibi
Böyle gireceğim işte kalbine 

Cool shade stunner
Yeah I owe it all to my mother.
Hot like summer
Yeah I’m makin’ you sweat like that
Break it down

Havalı silüet yakışıklısı
Evet, hepsini anneme borçluyum
Yaz gibi sıcak
Evet, seni böyle terletiyorum işte
Yerle bir et

Oh when I look in the mirror
I’ll melt your heart into two
I got that superstar glow so
Do the boogie like

Oh, aynaya baktığımda
Kalbini eriteceğim iki parçaya
Süperstar ışıltısı var bende
Bu yüzden dans ederim böyle 

Side step right left to my beat (heartbeat)
High like the moon rock with me baby
Know that I got that heat
Let me show you ’cause talk is cheap
Side step right left to my beat (heartbeat)
Get it, let it rol

Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Ay gibi yüksek, benimle dans et, bebeğim
Biliyorsun o sıcaklığa sahibim
Sana göstereyim, çünkü konuşmak ucuzdur
Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Anla, başlat 

Smooth like butter
Pull you in like no other
Don’t need no Usher
To remind me you got it bad

Tereyağı gibi pürüzsüz
Seni çekiyorum kendime benzersiz şekilde
Usher'a hiç gerek yok
Abayı yaktığını bana hatırlatmak için

Ain’t no other
That can sweep you up like a robber
Straight up, I got ya
Makin’ you fall like that
Break it down

Başka hiç kimse
Seni bir hırsız gibi kazanamaz
Ciddiyim, seni yakaladım
Senin böyle kapılmanı sağladım işte
Yerle bir et

Oh when I look in the mirror
I’ll melt your heart into two
I got that superstar glow so
Do the boogie like

Oh, aynaya baktığımda
Kalbini eriteceğim iki parçaya
Süperstar ışıltısı var bende
Bu yüzden dans ederim böyle

Side step right left to my beat (heartbeat)
High like the moon rock with me baby
Know that I got that heat
Let me show you ’cause talk is cheap
Side step right left to my beat (heartbeat)
Get it, let it roll
Get it, let it roll
Get it, let it roll

Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Ay gibi yüksek, benimle dans et, bebeğim
Biliyorsun o sıcaklığa sahibim
Sana göstereyim, çünkü konuşmak ucuzdur
Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Anla, başlat
Anla, başlat
Anla, başlat  

(No) Ice on my wrist
I’m that n-ice guy
Got that right body and that right mind
Rollin’ up to party got the right vibe
Smooth like (butter)
Hate us (love us)

(Hayır) Bileğimde pahalı saatim 
Ben o iyi çocuğum
Doğru vücut ve doğru akla sahibim
Partiyi canlandırıyorum, doğru hislere sahibim
(Tereyağı) gibi pürüzsüz
Bizden nefret et (bizi sev)

Fresh boy pull up and we lay low
All the playas get movin’ when the bass low
Got ARMY right behind us when we say so
Let’s go

Yeni çocuk kenara çekiyor, ve biz dikkat çekmemeye çalışıyoruz
Tüm oyuncular harekete başlıyor, bas olmadığı zaman
ARMY hemen arkamızda, biz dediğimizde
Haydi gidelim

Side step right left to my beat (heartbeat)
High like the moon rock with me baby
Know that I got that heat
Let me show you ’cause talk is cheap
Side step right left to my beat (heartbeat)
Get it, let it roll

Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Ay gibi yüksek, benimle dans et, bebeğim
Biliyorsun o sıcaklığa sahibim
Sana göstereyim, çünkü konuşmak ucuzdur
Ritmimde sağa sola doğru yana adım at (kalp atışı)
Anla, başlat 

Smooth like (butter)
Cool shade (stunner)
And you know we don’t stop
Hot like (summer)
Ain’t no (bummer)
You be like oh my god
We gon’ make you rock and you say (yeah)
We gon’ make you bounce and you say (yeah)

(Tereyağı) gibi pürüzsüz,
Havalı silüet (Yakışıklı)
Ve bilirsin biz durmayız
(Yaz) gibi sıcak
Değil (keyif kaçıran)
Aman tanrım diyeceksin
Seni sallayacağız ve sen (evet) diyeceksin
Seni zıplatacağız ve sen (evet) diyeceksin

Hotter?
Sweeter?
Cooler?
Butter!
Get it, let it roll

Daha sıcak?
Daha tatlı?
Daha serin?
Tereyağı!
Anla, başlat 

Olivia Rodrigo – ​hope ur ok (Türkçe Çeviri)

I knew a boy once when I was small
A towhead blond with eyes of salt
He played the drum in the marching band
His parents cared more about the Bible
Than being good to their own child
He wore long sleeves ’cause of his dad
And somehow we fell out of touch
Hope he took his bad deal and made a royal flush
Don’t know if I’ll see you again someday
But if you’re out there, I hope that you’re okay

Bir zamanlar küçükken bir çocuk tanıyordum
Tuzlu gözlü sırma saç bir sarışın
Bando takımında davul çaldı
Ailesi kendi çocuklarına iyi davranmaktan daha çok
İncili daha çok önemserdi
Babası yüzünden uzun kollu giyerdi
Ve bir şekilde iletişimden koptuk
Umarım kötü anlaşmasını kabul etmiş ve büyük vuruşunu yapmıştır
Bir gün seni tekrar görecek miyim bilmiyorum
Ama eğer oradaysan, umarım iyisindir

My middle school friend grew up alone
She raised her brothers on hеr own
Her parents hated who shе loved
She couldn’t wait to go to college
She was tired, ’cause she was brought into a world
Where family was merely blood
Does she know how proud I am she was created?
With the courage to unlearn all of their hatred?
We don’t talk much, but I just gotta say
I miss you, and I hope that you’re okay

Ortaokul arkadaşım yalnız büyüdü
Kardeşlerini kendi başına büyüttü
Ailesi onun sevdiği kişilerden nefret ediyordu
Üniversiteye gitmek için sabırsızlanıyordu
Yorgundu çünkü ailenin sadece
Kan olduğu bir dünyaya getirildi
Tüm nefretlerini unutacak cesaretle yaratıldığın için
Seninle ne kadar gurur duyduğumu biliyor mu acaba?
Fazla konuşmuyoruz ama söylemeliyim
Seni özledim ve umarım iyisindir

Address the letters to the holes in my butterfly wings
Nothing’s forever, nothing’s as good as it seems
And when the clouds won’t iron out
And the monsters creep into your house
Every door is hard to close

Mktupların adresi kelebek kanatlarımdaki delikler
Hiçbir şey sonsuz değildir, hiçbir şey göründüğü kadar iyi değildir
Ve bulutlar sorunları çözemediğinde
Ve canavarlar evine süründüğünde
Her kapıyı kapatmak zordur

Well, I hope you know how proud I am you were created
With the courage to unlearn all of their hatred
But, God, I hope that you’re happier today
‘Cause I love you
And I hope that you’re okay

Umarım üm nefretlerini unutacak cesaretle yaratıldığın için
Seninle ne kadar gurur duyduğumu biliyorsundur
Ama Tanrım, umarım bugün daha mutlusundur
‘Çünkü seni seviyorum
Ve umarım iyisindir

Olivia Rodrigo – ​favorite crime (Türkçe Çeviri)

Know that I loved you so bad
I let you treat me like that
I was your willing accomplice, honey
And I watched as you fled the scene
Doe-eyed as you buried me
One heart broke, four hands bloody

Seni çok sevdiğimi bil
Bana böyle davranmana izin verdim
Ben senin istekli suç ortağındım tatlım
Ve sen olay yerinden kaçarken izledim
Beni gömdüğün gibi gözlerin diken diken oldu
Bir kalp kırıldı, dört el kanlı

The things I did
Just so I could call you mine
The things you did
Well, I hope I was your favorite crime

Yaptığım şeyler
Sırf sena benim diyebilmek içim
Yaptığın şeyler
Umarım en sevdiğin suç bendim

You used me as an alibi
I crossed my heart as you crossed the line
And I defended you to all my friends
And now every time a siren sounds
I wondеr if you’re around
‘Cause you know that I’d do it all again

Beni mazeret olarak kullandın
Sen çizgiyi aşarken ben kalbimi aştım
Ve seni bütün arkadaşlarıma savundum
Ve şimdi her siren çaldığında
Buralarda olup olmadığını merak ediyorum
Çünkü hepsini tekrar yapacağımı biliyorsun

Oh, the things I did
Just so I could call you minе
The things you did
Well, I hope I was your favorite crime

Yaptığım şeyler
Sırf sena benim diyebilmek içim
Yaptığın şeyler
Umarım en sevdiğin suç bendim

It’s bittersweet to think about the damage that we’d do
‘Cause I was goin’ down, but I was doin’ it with you
Yeah, everything we broke and all the trouble that we made
But I say that I hate you with a smile on my face
Oh, look what we became

Vereceğimiz zararı düşünmek acı
Çünkü aşağı iniyordum ama bunu seninle yapıyordum
Evet, kırdığımız her şey ve yaptığımız tüm sorunlar
Ama yüzümde bir gülümsemeyle senden nefret ettiğimi söylüyorum
Oh, bak ne hale geldik

Oh, the things I did
Just so I could call you mine
Oh, the things you did
Well, I hope I was your favorite crime

Yaptığım şeyler
Sırf sena benim diyebilmek içim
Yaptığın şeyler
Umarım en sevdiğin suç bendim

Your favorite crime, your favorite crime
‘Cause, baby, you were mine

En sevdiğin suç, en sevdiğin suç
Çünkü bebeğim sen benimdin

Olivia Rodrigo – ​jealousy, jealousy (Türkçe Çeviri)

I kinda wanna throw my phone across the room
‘Cause all I see are girls too good to be true
With paper white teeth and perfect bodies
Wish I didn’t care
I know their beauty’s not my lack
But it feels like that weight is on my back
And I can’t let it go

Telefonumu odanın diğer tarafına atmak istiyorum
Çünkü tek gördüğüm gerçek olamayacak kadar iyi kızlar
Kağıt beyaz dişler ve mükemmel vücutlarla
Keşke umursamasaydım
Onların güzelliğinin benim eksikliğim olmadığını biliyorum
Ama bu ağırlık sırtımda gibi hissettiriyor
Ve gitmesine izin veremem

Com-comparison is killin’ me slowly
I think I think too much
‘Bout kids who don’t know me
I’m so sick of myself, I’d rather be, rather be
Anyone, anyone else
My jealousy, jealousy started followin’ me (He-he-he, he)
Started followin’ me (He-he-he, he)

Kıyaslama beni yavaşça öldürüyor
Bence çok düşünüyorum
Beni tanımayan çocuklar hakkında
Kendimden çok bıktım, herhangi biri, herhangi biri
Olmayı tercih ederim
Kıskançlığım, kıskançlığım beni takip etmeye başladı (He-he-he, he)
Beni takip etmeye başladı (He-he-he, he)

And I see everyone gettin’ all the things I want
And I’m happy for them, but then again, I’m not
Just cool vintage clothes and vacation photos
I can’t stand it, oh God, I sound crazy
Their win is not my loss
I know it’s true
But I can’t help gettin’ caught up in it all

Ve herkesin istediğim her şeyi aldığını görüyorum
Ve onlar adına mutluyum ama yine de değilim
Sadece havalı vintage kıyafetler ve tatil fotoğrafları
Dayanamıyorum, oh Tanrım, kulağa deli gibi geliyorum
Onların galibiyeti benim kaybım değil
Bunun doğru olduğunu biliyorum
Ama her şeye kapılmaya yardım edemiyorum

Com-comparison is killin’ me slowly
I think I think too much
‘Bout kids who don’t know me
I’m so sick of myself, I’d rather be, rather be
Anyone, anyone else
My jealousy, jealousy

Kıyaslama beni yavaşça öldürüyor
Bence çok düşünüyorum
Beni tanımayan çocuklar hakkında
Kendimden çok bıktım, herhangi biri, herhangi biri
Olmayı tercih ederim
Kıskançlığım, kıskançlığım

Yeah, all your friends are so cool, you go out every night
In your daddy’s nice car, yeah, you’re livin’ the life
Got a pretty face, a pretty boyfriend too
I wanna be you so bad, and I don’t even know you
All I see is what I should be
Happier, prettier, jealousy, jealousy
All I see is what I should be
I’m losin’ it, all I get’s jealousy, jealousy

Evet, tüm arkadaşların çok havalı, her gece dışarı çıkıyorsun
Babanın güzel arabasında, evet, hayatı yaşıyorsun
Güzel bir yüzün var, güzel bir erkek arkadaşın da var
Çok fazla sen olmak istiyorum ve seni tanımıyorum bile
Tek gördüğüm ne olmam gerektiği
Daha mutlu, daha güzel, kıskançlık, kıskançlık
Tek gördüğüm ne olmam gerektiği
Onu kaybediyorum, tüm aldığım kıskançlık, kıskançlık

Com-comparison is killin’ me slowly
I think I think too much
‘Bout kids who don’t know me
And I’m so sick of myself, I’d rather be, rather be (Oh, oh)
Anyone, anyone else (Anybody else)
Jealousy, jealousy (Oh)
I’m so sick of myself, I’d rather be, rather be (Oh-oh-oh)
Anyone, anyone else
Jealousy, jealousy
Started followin’ me

Kıyaslama beni yavaşça öldürüyor
Bence çok düşünüyorum
Beni tanımayan çocuklar hakkında
Kendimden çok bıktım, herhangi biri, herhangi biri
Olmayı tercih ederim
Kıskançlığım, kıskançlığım
Beni takip etmeye başladı
Kendimden çok bıktım, herhangi biri, herhangi biri
Olmayı tercih ederim
Kıskançlığım, kıskançlığım
Beni takip etmeye başladı