19 Nisan 2021 Pazartesi

Jay Denton – Take Me On Down İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

With a piece in my hand a blood shot eyes
– Elimde bir parça kanla gözleri vurdu
I walked to the water for a last goodbye
– Son bir veda için suya yürüdüm
He begged so much it was clouding my mind
– O kadar çok yalvardı ki aklımı bulanıklaştırıyordu
But one thing’s clear the man’s gotta die
– Ama bir şey açık ki adam ölmeli

Might makes right so he said
– Might doğru yapar, dedi
When he held all the keys over our head
– Tüm anahtarları başımızın üstünde tuttuğunda
I lived in that grip but now he’ll learn
– O pençede yaşadım ama şimdi öğrenecek
At the end with table’s turned
– Sonunda masa döndü

Lord forgive me…
– Tanrım beni affet…

Take me on down the river
– Beni nehrin aşağısına götür
Where the guilt can’t find
– Suçluluğun bulamadığı yer
A red handed sinner
– Suçüstü günahkar
On where the grave can’t cry out
– Mezarın ağlayamayacağı yerde
Cause I done wrong down the river
– Çünkü nehrin aşağısında yanlış yaptım
With a hand on a colt
– Bir Tay üzerinde bir el ile
And a finger on the trigger
– Ve tetikte bir parmak
And long before dawn
– Ve şafaktan çok önce
They’ll try to find me
– Kollarlar beni
So take me on down
– Bu yüzden beni aşağı indir
Take me on down
– Beni aşağı indir

I sank that body by the river bank
– O cesedi nehir kıyısında batırdım.
Caught a boat south took off like a hurricane
– Bir kasırga gibi Güneyde bir tekne yakaladı
With spotlights, dogs, ya the whole nine yards
– Spot ışıkları ile, köpekler, ya bütün dokuz metre
They’re breathing down my neck and breathing hard
– Boynumdan aşağı nefes alıyorlar ve sert nefes alıyorlar

2 weeks in a wild chase
– Vahşi bir kovalamaca 2 hafta
Across the highways, mountains, over 7 states
– Karayolları, dağlar, 7’den fazla eyalette
Found a man at the harbor, said that he could take me
– Limanda bir adam buldum, beni götürebileceğini söyledi.
Across the ocean somewhere far away
– Okyanusun ötesinde uzak bir yerde

Lord forgive me…
– Tanrım beni affet…

Take me on down the river
– Beni nehrin aşağısına götür
Where the guilt can’t find
– Suçluluğun bulamadığı yer
A red handed sinner
– Suçüstü günahkar
On where the grave can’t cry out
– Mezarın ağlayamayacağı yerde
Cause I done wrong down the river
– Çünkü nehrin aşağısında yanlış yaptım
With a hand on a colt
– Bir Tay üzerinde bir el ile
And a finger on the trigger
– Ve tetikte bir parmak
And long before dawn
– Ve şafaktan çok önce
They’ll try to find me
– Kollarlar beni
So take me on down
– Bu yüzden beni aşağı indir
Take me on down
– Beni aşağı indir

I never saw them coming on the boarding plank
– Biniş tahtasına geldiklerini hiç görmedim.
Now I’m staring down a barrel at point blank range
– Şimdi yakın mesafeden bir namluya bakıyorum
I make for the water jumping off the ledge
– Çıkıntıdan atlayan su için yapıyorum
But not before I catch 2 to the chest
– Ama göğsüme 2 tane yakalamadan önce değil

Now there’s blood and water filling up my lungs
– Şimdi ciğerlerimi dolduran kan ve su var
Blood and water filling up my lungs
– Kan ve su ciğerlerimi dolduruyor
My heart is beating like a fading drum
– Kalbim sönen bir davul gibi atıyor
Lord forgive me here I come
– Tanrım beni affet işte geliyorum

Take me on down the river
– Beni nehrin aşağısına götür
Where the guilt can’t find
– Suçluluğun bulamadığı yer
A red handed sinner
– Suçüstü günahkar
On where the grave can’t cry out
– Mezarın ağlayamayacağı yerde
Cause I done wrong down the river
– Çünkü nehrin aşağısında yanlış yaptım
With a hand on a colt
– Bir Tay üzerinde bir el ile
And a finger on the trigger
– Ve tetikte bir parmak
And long before dawn
– Ve şafaktan çok önce
They’ll try to find me
– Kollarlar beni
So take me on down
– Bu yüzden beni aşağı indir
Take me on down
– Beni aşağı indir

Take me just take me on down
– Al beni sadece Al Beni aşağı

Take me on down
– Beni aşağı indir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder