İngilizce Türkçe Sözlük







25 Ocak 2016 Pazartesi

Stay Türkçe çevirisi

Thought I could leave you cause I felt my heart numbing
Seni terk edebileceğimi zannettim çünkü kalbimin duygusuzlaştığını hissettim

It hits so deep, I closed my eyes and I just took off running
Kalbim çok derin çarpıyor,gözlerimi kapattım ve sadece koşarak kaçtım

I turned around and saw the look on your face
Geriye döndüm ve yüzündeki bakışı gördüm

So I stayed, stayed
Bu nedenle kaldım,kaldım

But I don’t need you and you should know that, baby
Ama sana ihtiyacım yok ve bilmelisin ki bebeğim

It’d take a miracle for you to really try and change me
Gerçekten gayret etmek ve beni değiştirmek için sana mucize gerekti

And I feel sorry for the look on your face
Ve yüzüdeki bakış için kendimi üzüntü duyuyorum

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

You wanna leave her, don’t wanna hurt nobody
Onu terketmek istiyorsun, hiç kimseyi incitmek istemiyorsun

I don’t believe a single word you say or that you’re sorry
Söylediğin tek bir kelimeye ya da üzgün olduğuna inanmıyorum

Why can’t I say no to the look on your face?
Neden yüzündeki bakışa hayır diyemiyorum?

I just stay, stay
Sadece kalırım,kalırım

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

You push me away, push me away
Beni bir kenara itiyorsun,bir kenara itiyorsun

But I always stay, I always stay, yeah
Ama her zaman kalırım, her zaman kalırım, evet

You push me away, push me away
Beni bir kenara itiyorsun,bir kenara itiyorsun

But I always stay, I always stay
Ama her zaman kalırım, her zaman kalırım, evet

You push me away, push me away
Beni bir kenara itiyorsun,bir kenara itiyorsun

But I always stay, I always stay, yeah
Ama her zaman kalırım, her zaman kalırım, evet

You push me away, push me away
Beni bir kenara itiyorsun,bir kenara itiyorsun

But I always stay, I always stay, yeah
Ama her zaman kalırım, her zaman kalırım, evet

But will you? But will you? But will you?
Ama sen kalacak mısın ? ama sen kalacak mısın?

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım

I stay, I stay
Kalırım, kalırım

Oh why, do I stay?
Oh neden kalırım ?

So I stayed, stayed
Bu yüzden kaldım,kaldım
Çeviren : Ahmet KADI

Charlie Puth ft Selena Gomez – We Don’t Talk Anymore ( Türkçe Çeviri ) (Çeviri)

We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
Like we used to do…
Eskisi gibi

We don’t love anymore
Artık sevmiyoruz ( Artık yüzümüz gülmüyor gibi )
What was all of it for?
Bunların hepsi ne için?
Ohh, we don’t talk anymore
Oh konuşmuyoruz artık

(Like we used to do…)
Eskisi gibi

I just heard you found the one you’ve been looking
Aradığın kişiyi bulduğunu şimdi ögrendim
You’ve been looking for
Aradığın kişiyi
I wish I would have known that wasn’t me
Keşke o kişinin ben olmadığını bilebilseydim
‘Cause even after all this time I still wonder
Çünkü bunca zaman geçmiş olmasına rağmen hala merak ediyorum

Why I can’t move on
Benden gitmedimiği
Just the way you did so easily
Senin kolayca bana yaptığın gibi

Don’t wanna know
Bilmek istemiyorum
What kind of dress you’re wearing tonight
Ne çeşit elbise giydiğini
If he’s holding onto you so tight
eğer o sana çok sıkı şekilde sarılmışsa
The way I did before
Benim eskiden yaptığım gibi
I overdosed
Ben doldum ( sınırdayım, sonlardayım bilemedim nasıl çevrilir bu )
Should’ve known your love was a game
Aşkın oyun olduğunu bilmem gerekirdi
Now I can’t get you out of my brain
Şimdi seni beynimin içinden atamıyorum

(Ohh, it’s such a shame…)
Off çok utanç verici bu

We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
We don’t talk anymore!
Artık Konuşmuyoruz
Like we used to do…
Eski gibi

Selena Gomez
I just hope you’re lying next to somebody
Bir sonraki için yattığını umuyorum
Who knows how to love you like me
Kim biliyor seni nasıl sevdiğimi ?
There must be a good reason that you’re gone
Gitmenin çok bir sebebi olmalı yada gittiğin için çok iyi bir sebebin olmalı
Every now and then I think you
Her anımda ve seni düşünüyorum
Might want me to come show up at your door
Kapına gelip gösteri yapmamı istediginde
But I’m just too afraid that I’ll be wrong
Fakat yanlış birşey yapacağımdan çok korkuyorum

Don’t wanna know
Bilmek istemiyorum
If you’re looking into her eyes
Eğer onun gözlerine bakıyorsan
If she’s holding onto you so tight the way I did before
Eğer o seni sıkıça sarılıyorsa benim eskiden yaptığım gibi
I overdosed
Sınırdayım
Should’ve known your love was a game
Aşkın tamamıyla bir oyun olduğunu bilmeliydim
Now I can’t get you out of my brain
Şimdi ise seni aklımdan çıkarıp atamıyorum
Oh, it’s such a shame
off tam utanç verici

That we don’t talk anymore
Artık konuşmuyoruz
(We don’t we don’t)
Artık konuşmuyoruz
We don’t talk anymore
Artık konuşmuyoruz
(We don’t we don’t)
Artık konuşmuyoruz
We don’t talk anymore
Artık konuşmuyoruz
Like we used to do
Eskiden yaptığımız gibi
We don’t love anymore
artık sevmiyoruz
(We don’t we don’t)
What was all of it for?
Tüm bunlar ne içindi?
(We don’t we don’t)
Artık konuşmuyoruz
Oh, we don’t talk anymore
ah Artık konuşmuyoruz
Like we used to do
eskiden yaptığımız gibi

loading...

24 Ocak 2016 Pazar

JoJo – Right On Time ( Türkçe Çevirisi ) (Çeviri)

[Verse 1]

In my mind’s eye, life is written in stone

For a long time, thought I should leave it alone

I don’t want, I don’t need anything distracting me

Then I come to find something behind me

Something that I didn’t see

On the blindside, you were waiting for me

[Chorus]

See I thought that I knew, everything that I needed to

But then I met you

I didn’t know that the stars could align

But it happened right on time

Right on time

But it happened right on time

[Verse 2]

This is real life, it doesn’t go how we plan

In the middle of the daylight, we’re walking right into quicksand

Cause we don’t need gravity or the Earth under our feet

We can climb on up to heaven, we can sail the seven seas

You’re my white knight, and baby, I am your queen, mmmm

[Chorus]

See I thought that I knew, everything that I needed to

But then I met you

I didn’t know that the stars could align

But it happened right on time

Right on time

But it happened right on time

[Refrain]

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

[Chorus]

See I thought that I knew, everything that I needed to

But then I met you

I didn’t know that the stars could align

But it happened right on time

(Yeah, yeah, yeah)

[Refrain]

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

Say you love, love me forever

Never stop, I’m there for whatever

Near and far, you’re always everywhere and everything

[Solo 1]

Benim gözümde, yaşam taşa yazılıdır

Uzun zaman boyunca, düşündüm ki yalnız bırakmalıyım

İstemiyorum, zihnimi meşgul eden hiçbir şeye ihtiyacım yok

Ve sonra arkamdaki şeyi bulmaya geliyorum

Görmediğim bir şey

Kör tarafta, sen beni bekliyordun

[Koro]

Bildiğim, ihtiyaç duyduğum her şeyi düşündüğümü görüyorsun

Ama daha sonra seninle buluşuyorum

Yıldızların sıraya girdiğini bilmiyordum

Ama tam zamanında oldu

Tam zamanında

Ama tam zamanında oldu

[Solo 2]

Bu gerçek hayat, planladığımız gibi gitmiyor

Gün ışığının ortasında, yürüyoruz

Bataklığa doğru

Bu yüzden ayaklarımızın altında dünya ya da yerçekimine ihtiyaç yok

Cennetten yukarı doğru tırmanabiliriz, yedi denizi geçebiliriz

Sen benim beyaz şövalyemsin, ve bebeğim, ben senin kraliçenim, mmmm

[Koro]

Bildiğim, ihtiyaç duyduğum her şeyi düşündüğümü görüyorsun

Ama daha sonra seninle buluşuyorum

Yıldızların sıraya girdiğini bilmiyordum

Ama tam zamanında oldu

Tam zamanında

Ama tam zamanında oldu

[Nakarat]

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

[Koro]

Bildiğim, ihtiyaç duyduğum her şeyi düşündüğümü görüyorsun

Ama daha sonra seninle buluşuyorum

Yıldızların sıraya girdiğini bilmiyordum

Ama tam zamanında oldu

Tam zamanında

Ama tam zamanında oldu

(Evet, evet, evet)

[Nakarat]

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

Beni sevdiğini söyle, sonsuza kadar seveceğini

Asla durma, ne olursa olsun ordayım

Yakında ve uzakta, sen her zaman her yerde ve herşeyimsin

loading...

Chris Brown-Back To Sleep Türkçe Çeviri (Çeviri)

BACK-TO-SLEEP

[Verse 1] I know it’s late, I know it’s late

Biliyorum geç oldu ,biliyorum geç oldu

And baby I can’t focus, focus

Ve bebeğim ben odaklanamıyorum,odaklanamıyorum

I just flew in, in town today

Bugün sadece kasabaya uçtum

I’m hoping that you notice, did you notice?

Fark etmeni umuyorum , fark ettin mi ?

I just posted my landing, oh

Sadece inişimi ilan ettim ,oh

Wondering if the same old understanding, stands

Hala eski anlayışın olsaydı dayanacak mıyız merak ediyorum [Pre-Chorus] I know you got work pretty early, I’ll be around ’bout 3:30

Biliyorum çalışmak için oldukça erken,3:30 da oralarda olacağım

Usually you done by one, so baby when I wake you up

Genellikle birileri uyandırır seni , seni uyandırdığımda [Chorus] Just let me rock, fuck you back to sleep girl

Sadece şok etmeme izin ver,siktir uykucu kıza geri dön

Don’t say a word no, don’t you talk

Bir kelime söyleme hayır konuşma

Just hold on tight to me girl

Sadece beni sıkıca bağla bebeğim

Fuck you back to sleep girl rock you back

Siktir seni şok edebildiğim uykucu kıza geri dön [Verse 2] Now where you at? Just dropped my bags

Sen şimdi neredesin ?sadece çantalarımı düşürdün

I’m coming through to meet ya, oh yeah, to meet ya oh

Seninle buluşmak için geliyorum,oh evet,seninle buluşmaya

I know you’re almost half asleep but you know I might just need ya

Biliyorum sen gününde neredeyse yarısını uyuya kaldın ama sen biliyorsun sana ihtiyacım olduğunu

Girl I need ya, oh

Kızım sana ihtiyacım var

Gon’ gimme that spare key, oh

Yedek anahtarı vermeye git

But if you keep the door unlocked, be ready, oh

Ama kapıyı kilitli tutarsan,hazır ol, oh [Bridge] Ain’t sorry that I woke ya, I ain’t sorry ’bout ya job

Seni uyandırdığım için özür dilemem,senin mesleğinde özür dilemek yok

Call sick in the morning so I can get a little bit more of your love

Sabahları hastalanığında ara, bu yüzden aşkını biraz da olsa anlarım

I know you want me, how you feel me cause you never disagree

Biliyorum beni istiyorsun,bana asla uymaman beni nasıl hissettiriyor

So when you wake from your sleep, girl

Bu yüzden uykunu alarak uyandığında ,kızım

loading...

23 Ocak 2016 Cumartesi

AlunaGeorge &Ft.Popcaan-I’m İn Control Türkçe Çeviri (Çeviri)

alunageorge-im-in-control-popcaan-new-song

[Intro: Aluna] I’m in control

Kontrol bende

[Verse 1: Aluna] I like crashing waves

Çarpan dalgalar gibiyim

But I want to see them at first light

Ama ilk ışıkta onları görmek isterim

After a long night

Uzun bir geceden sonra

And see the sky take shape

Ve gökyüzünün şekillendiğini görüyorum

But I want to see the stars burn

Ama ben yıldızların yanışını görmek isterim

After I’ve had my turn

Dönüşümü yaptıktan sonra [Pre-Chorus: Aluna] And ooh, ooh

Ve ohh ohh

You’re working so hard

Sen çok çalışıyorsun

You played your card

Kartını oynadın

So what’s the payoff?

Öyleyse ne ödemesi ?

And ooh, ooh

Ve ohh ohh

Big talk is cheap

Büyük konuşmak ucuzdur

You gotta go deeper than deep

Derinin daha derinine indin

To get me off

Benden ayrıl [Chorus: Aluna] If you’re picking up my call

Eğer aramalarıma cevap verirsen

Gotta tell you once you know that I’m in control

Bir kez daha söylemeden önce kontrolün bende olduğunu bil

I’m in control

Kontrol bende

Don’t you know I want it all?

Hepsini istediğimi bilmiyor musun ?

Put your hands against the wall

Ellerini duvara karşı kaldır

I’m in control, I’m in control

Kontrol bende ,kontrol bende

I’m in control

Kontrol bende [Verse 2: Popcaan] She a fill a machine gun shoot at mi love

O bana aşık olmak için bir makineye ateş dolduruyor

Gyal get caught up when mi turn high up

Gyal sesimi yükseltirken yakaladı

Boy knows she gon start, wind up

Erkekler bilirler başlarken rüzgarın çıktığını

Love how she smile when we run, tied up

Biz bağlanmış koşarken aşk ona nasıl gülümser

Baby full o’ action like wide-eyed and

Bebeğim masum olay gibi dolu ve

Ya not [?] like [?] Senin değil ? gibi mi ?

Bubble like champagne, I spray gun

Baloncuklar gibi şampanya , ben tabanca

All night, me a give you love

Tüm gece,sen bana bir aşk ver

Hey gal
Merhaba Gal
Control of you, control of the master
Senin kontrolün ,ana kontrol
Tonight me a take off your shorts
Gece bana şortlarını çıkart
I’mma feel up your fat pum pum inna your drawers
Senin çekmecelerin inna yağların pum pum gibi
All night, mi a watchin’ a the dance
Tüm gece,dans ederken biri beni izliyor
Oh right mi a pray for your legs like a fast
Bacaklarının bir hızı gibi bana bir dua ediyor
Gyal, you [?] all over your [?] Gyal , sen misin ? hepsi senin yüzünden mi ?
So you’re in control, but mi a di real boss, gyal
Öyleyse kontrol sende , ama benim için gerçek patron ,Gyal
(I’m in control)
(Kontrol bende )

loading...

Sia-Unstoppable Türkçe Çeviri (Çeviri)

Sia - Blinded By Love

All smiles
Tüm gülüşler
(I know what it takes to fool this town)
Bu kasabada neyin aptala alındığını bilirim
I’ll do it till the sun goes down and all through the night time
Güneş batana kadar yapacağım ve hepsi gece vakitlerine dek sürecek
Ohh yeah, ohh yeah
Oh evet,ohh evet
I’ll tell you what you wanna hear
Ne duymak istiyorsan söyleyeceğim
Leave my sunglasses on while I shed a tear
Gözyaşı dökerken güneş gözlüklerimi çıkar
It’s never the right time (yeah, yeah…)
Asla doğru zaman olmayacak (evet,evet ..)

I put my armor on
Zırhımın üzerine koyarım
Show you how strong how I am
Benim nasıl olduğumu nasıl güçlü olduğumu sana gösteririm
I put my armor on
Zırhımın üzerine koyarım
I’ll show you that I am
Beni sana göstereceğim

I’m unstoppable
Ben durduralamazım
I’m a Porsche with no brakes
Vitesi olmayan bir Porşeyim
I’m invincible
Ben yenilmezim
Yeah, I win every single game
Evet ben her tek kişilik oyunu kazanırım
I’m so powerful
Ben çok güçlüyüm
I don’t need batteries to play
Oynamak için şarja ihtiyacım yok
I’m so confident, yeah (I’m unstoppable today)
Ben çok eminim evet (bugün durduralamazım)
Unstoppable today, unstoppable today
Bugün durdurlamazım, bugün durdurulamazım
Unstoppable today (I’m unstoppable today)
Bugün durdurlamazım, ben bugün durdurulamazım

Break down, only alone I will cry out now
Yıkıl, şimdi yalnız başıma çığlık atacağım
You’ll never see what’s hiding out
Neyin gizlendiğini asla göremeyeceksin
Hiding out deep down, yeah, yeah
En derinlerde gizleneni ,evet evet
I know, I’ve heard that to let your feelings show
Biliyorum,Hislerini göstermeye izin verdiğini duydum
Is the only way to make friendships grow
Arkadaşlık ilişkimizi büyütmenin tek yolu
But I’m too afraid now, yeah, yeah
Ama şimdi çok korkuyorum evet ,evet

loading...

22 Ocak 2016 Cuma

Melanie Martinez – Soap (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Guess I better wash my mouth out with soap

Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur

Think I just remembered something
I think I left the faucet running
Now my words are filling up the tub
Darling, you’re just soaking in it
But I know you’ll get out the minute
You notice all your fingers pruning up

Galiba bir şey hatırladım
Sanırım musluğu açık bıraktım
Şimdi benim sözlerim küveti dolduruyor
Tatlım, onun içinde sırılsıklam oluyorsun
Ama dakikasında çıkacağını biliyorum
Tüm parmaklarının buruştuğunu fark ettin

I’m tired of being careful, tip toe, trying to keep the water warm
Let me under your skin
Uh oh there it goes, I said too much, it overflowed
Why do I always spill?

Dikkatli olmaktan sıkıldım, ayak ucunda, suyu sıcak tutmaya çalışmaktan
Derinin altına geçmeme izin var
Uh oh işte oluyor, çok fazla söyledim, taştı
Neden sürekli dökülüyorum?

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım

Think I got myself in trouble
So I fill the bath with bubbles
Then I’ll put the towels all away
Should’ve never said the word “love”
Threw a toaster in the bathtub
I’m sick of all the games I have to play

Sanırım başımı belaya soktum
Yani banyoyu köpüklerle doldurdum
Sonra havluları tamamen çektim
Asla “aşk” kelimesini söylememliydim
Küvete ekmek kızartma makinesi attım
Oynamak zorunda olduğum tüm oyunlardan sıkıldım

I’m tired of being careful, tip toe, trying to keep the water warm
Let me under your skin
Uh oh there it goes, I said too much, it overflowed
Why do I always spill?

Dikkatli olmaktan sıkıldım, ayak ucunda, suyu sıcak tutmaya çalışmaktan
Derinin altına geçmeme izin var
Uh oh işte oluyor, çok fazla söyledim, taştı
Neden sürekli dökülüyorum?

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım

I feel it coming out my throat
Guess I better wash my mouth out with soap
God I wish I never spoke
Now I gotta wash my mouth out with soap

Boğazımdan geldiğini hissediyorum
Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olur
Tanrım keşke hiç konuşmasaydım
Şimdi ağzımı sabunla yıkamam lazım