İngilizce Türkçe Sözlük







30 Eylül 2021 Perşembe

Shinitai – chan – Miss Wanna Die (Türkçe çeviri)

Shinitai – chan – Miss Wanna Die (Türkçe çeviri)

Awake, l opened my eyes to see
A hospital, so white and clean
I was walking up to roof, think
Then can't recall at all a single thing

Uyandım, görmek için gözümü açtım
Bir hastane, bembeyaz ve temiz
Çatıya doğru yürüyordum sanırım
Hiçbir şeyi hatırlamıyorum

Held a hand for me, you were there
l know, but l couldn't reach
The me that would fall down all the time
But stand and reach my hand to see
Have you tried crossing over yet?

Bana el uzattın, oradaydın
Biliyorum ama ulaşamıyorum
Her zaman yıkılacak olan ben
Ama ayağa kalk ve görmek için elimi uzat
Karşıya geçmeyi henüz denemedin mi?

Ah wanna die, wanna die
But don’t really wanna die
You were there, you would care
Making me aware
Every scar, all the blood
More and more, they’re never done
Not enough, not enough

Ah ölmek istiyorum, ölmek istiyorum
Ama gerçekten ölmek istemiyorum
Oradaydın, umursuyordun
Beni delirtiyorsun
Her yara, kan içinde
Gittikçe artıyor, asla bitmiyor
Yeterli değil, yeterli değil

Ah wanna die, wanna die
But don’t really wanna die
If I died, you would cry
And I don’t know why
Every scar, all the blood
More and more, they’re never done
Not enough, not enough

Ah ölmek istiyorum, ölmek istiyorum
Ama gerçekten ölmek istemiyorum
Ölmüş olsaydım, ağlardın
Ve neden bilmiyorum
Her yara, kan içinde
Gittikçe artıyor, asla bitmiyor
Yeterli değil, yeterli değil

When I forget you, I’m all alone without a place to go
But then played a mirror like a show, the past I used to know
A dream, ’til I see every part of me, eyes of red following and

Seni unuttuğumda, gidecek yerim olmadığında yapayalnızdım
Ama sonra bir gösteri gibi ayna çaldı, eskiden bildiğim geçmiş
Bir rüya, her parçamı görene kadar, kırmızı gözler takip ediyor ve

I wanna live, wanna live
Deep inside I’ve always been
Reaching out for a hand, so don’t let this be the end
Mushrooms growing on my head
Still remember even then
Where you are when I’m dead

Yaşamak istiyorum, yaşamak istiyorum
Daima diplerdeydim
Bir ele uzanıyorum, bu yüzden bitmesine izin verme
Kafamda büyüyen mantarlar
O zaman bile hatırlıyorum
Öldüğümde neredesin

Ah wanna die, wanna die
But don’t really wanna die
You were there, you would care
You know it really isn’t fair
Every time I forgot
You remain inside my thoughts
Not enough, not enough
Ah wanna die, wanna die
Wanna die, but I still couldn’t die
With you by my side
Behind the days I spent alone, afraid
Now you’re here to stay

Ah ölmek istiyorum, ölmek istiyorum
Ama gerçekten ölmek istemiyorum
Oradaydın, umursuyordun
biliyorsun bu hiç adil değil
Her unuttuğumda
Düşüncelerimin içindesin
Yeterli değil, yeterli değil
Ah ölmek istiyorum, ölmek istiyorum
Ölmek istiyorum, ama hala ölemedim
Yanımda sen varken
Yalnız geçirdiğim günlerin ardında, korkuyla
Şimdi kalmak için buradasın

Lalala lalala lalala 
And the scars never fade
Memories that replay
Rewind yet again to the pain we felt on that day

Lalala lalala lalala
Ve yaralar asla solmaz
Tekrar eden anılar
O gün çektiğimiz acıya bir kez daha geri sar

Adblock test (Why?)

25 Eylül 2021 Cumartesi

Coldplay & BTS – My Universe (Türkçe Çeviri)

You (You), you are (You are) my universe
And I (I), just want (Just want) to put you first
And you (You), you are (You are) my universe, and I

Sen, sen benim evrenimsin
Ve ben seni sadece önceliğim yapmak istiyorum
Sen, sen benim evrenimsin, ve ben

In the night, I lie and look up at you
When the morning comes, I watch you rise
There’s a paradise they couldn’t capture
That bright infinity inside your eyes

Geceleri uzanıyorum ve sana bakıyorum
Sabah geldiğinde yükselişini izliyorum
Yakalayamadıkları bir cennet var
Gözlerindeki o parlak sonsuzluk

매일 밤 네게 날아가 (가)
꿈이란 것도 잊은 채
나 웃으며 너를 만나 (나)
Never ending forever, baby

Her gece sana uçuyorum
Bunun sadece bir rüya olduğunu unutarak
Seninle bir gülümsemeyle buluşuyorum
Sonsuza kadar asla bitmez bebeğim

You (You), you are (You are) my universe
And I (I), just want (Just want) to put you first
And you (You), you are (You are) my universe
And you make my world light up inside

Sen, sen benim evrenimsin
Ve ben seni sadece önceliğim yapmak istiyorum
Sen, sen benim evrenimsin
Ve dünyamı tam içerisinden aydınlatıyorsun

어둠이 내겐 더 편했었지
길어진 그림자 속에서 (Eyes)
And they said that we can’t be together
Because, because we come from different sides

Karanlık eskiden benim için daha rahattı
Uzun gölgelerle birlikte
Ve birlikte olamayacağımızı söylediler
Çünkü, çünkü farklı yönlerden geliyoruz

You (You), you are (You are) my universe
And I (I), just want (Just want) to put you first
And you (You), you are (You are) my universe
And you make my world light up inside

Sen, sen benim evrenimsin
Ve ben seni sadece önceliğim yapmak istiyorum
Sen, sen benim evrenimsin
Ve sen benim dünyamı aydınlatıyorsun

My universe (Do-do, do-do)
My universe (Do-do, do-do)
My universe (Do-do, do-do)
(You make my world)
You make my world light up inside
Make my world light up inside

Evrenim
Evrenim
Evrenim
(Dünyamı aydınlatıyorsun)
Ve sen benim dünyamı aydınlatıyorsun
Dünyamı aydınlatıyorsun

나를 밝혀주는 건
너란 사랑으로 수 놓아진 별
내 우주의 넌
또 다른 세상을 만들어 주는 걸
너는 내 별이자 나의 우주니까
지금 이 시련도 결국엔 잠시니까
너는 언제까지나 지금처럼 밝게만 빛나줘
우리는 너를 따라 이 긴 밤을 수놓을 거야

Beni aydınlatan şey
Senin aşkınla işlenmiş yıldızlardır
Benim evrenimde, benim için
Başka bir dünya yaratıyorsun
Çünkü sen benim yıldızlarım ve evrenimsin
Bu zorluklar geçici
Her zaman yaptığın gibi her zaman parla
Bu uzun gece boyunca seni takip edeceğiz

너와 함께 날아가
When I’m without you, I’m crazy
자 어서 내 손을 잡아
We are made of each other, baby

Seninle birlikte uçuyorum
Sensizken ben deliyim
Gel tut elimi şimdi
Biz birbirimiz için yapıldık bebeğim

You (You), you are (You are) my universe
And I (I), just want (Just want) to put you first (To put you first)
And you (You), you are (You are) my universe
And you make my world light up inside

Sen, sen benim evrenimsin
Ve ben seni sadece önceliğim yapmak istiyorum
Sen, sen benim evrenimsin
Ve sen benim dünyamı aydınlatıyorsun

My universe (Do-do, do-do)
You, you are (You are)
My universe (Do-do, do-do)
I, just want (Just want)
My universe
You, you are (You are) my universe, and I
My universe

Evrenim
Sen, sensin
Evrenimsin
İstiyorum ki
Benim evrenim
Sen benim evrenimsin
Evrenimsin

Adblock test (Why?)

24 Eylül 2021 Cuma

Guns N’ Roses – Hard Skool (Türkçe Çeviri)

Hard Skool

Guns N’ Roses

All cautions made, every chance was given
No effort spared to save what we had
All in good faith I would not hesitate
To extend myself and lend you my hand

Tüm uyarılar yapıldı, her şans verildi
Sahip olduklarımızı kurtamak için hiçbir çabadan kaçmadık
Tüm iyi niyetle elimden gelini yapmak ve sana elimi uzatmaktan çekinmem

But you had to play it cool, had to do it your way
Had to be a fool, had to throw it all away
Too hard school and you thought you were here to stay
If that were true, it wouldn’t matter anyway

Ama soğukkanlı davranmalı , kendi yönteminle yapmalısın
Bir aptal olmalısın, her şeyi bir kenara atmalısın
Okul çok zor ve  sen kalmak için önceden de burada olduğunu düşündün
Bu doğru olsaydı bile yine de fark etmezdi

As tempers fade and lies forgiven
No cause embraced could break what we had
In its place a storm is liftin’
I would’ve thought you could be more of a man

Öfkeler yok olup yalanlar affedilirken
Kabul edilen hiçbir neden sahip olduklarımızı yıkamaz
Onun yerine bir fırtına yükseliyor
Daha iyi bir adam olabileceğini düşünürdüm

But you had to play it cool, had to do it your way
Had to be a fool, had to throw it all away
Too hard school and you thought you were here to stay
If that were true, it wouldn’t matter anyway

Ama soğukkanlı davranmalı , kendi yönteminle yapmalısın
Bir aptal olmalısın, her şeyi bir kenara atmalısın
Okul çok zor ve  sen kalmak için önceden de burada olduğunu düşündün
Bu doğru olsaydı bile yine de fark etmezdi

Ayy-ayy, ayy-ayy
Ayy-ayy, ayy-ayy

But you had to play it cool, had to do it your way
Had to be a fool, had to throw it all away
Too hard school and you thought you were here to stay
If that were true, it wouldn’t matter anyway
Had to play it cool, had to do it your way
Had to be a fool, had to throw it all away
Too hard school and you thought you were here to stay
If that were true, it wouldn’t matter anyway
Had to play it cool, had to do it your way
Had to be a fool, had to throw it all away
Too hard school and you thought you were here to stay
If that were true, it wouldn’t matter anyway

Ama soğukkanlı davranmalı , kendi yönteminle yapmalısın
Bir aptal olmalısın, her şeyi bir kenara atmalısın
Okul çok zor ve  sen kalmak için önceden de burada olduğunu düşündün
Bu doğru olsaydı bile yine de fark etmezdi
[×3]

Adblock test (Why?)

ITZY LOCO TÜRKÇE ÇEVİRİ

 


ITZY LOCO TÜRKÇE ÇEVİRİ

LOCO

Girdim içeri manipülatif, başardım

Anladım LOCO, LOCO

Tanrım, kalbime saf zehir kurşunu

Anladım LOCO, LOCO


Tuzağa düştüm ve hiçbir çıkış yolu yok

Seninle ilgili düşüncelerimle çevriliyim

Sanırım biraz takıntılıyım

Seni sevmek için doğmuş gibi hissediyorum, ya


Bu kitty'e acil yardım

Susadığımda yağmur gibi ferah


Seni kilitleyeceğim, gözüm üzerinde, sarı

Bu gece ateşi hissediyorum, gel ve alevi körükle


Çok geç, seni çok fena istiyorum, onunla mücadele etmemeye karar verdim

Yine de kapsamaz çünkü beni kör ettin


Böyle bir telaş, aklımı kaybetmeme neden oluyorsun

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Bana ne yapıyorsun?


Bu kötü hız treni yolculuğundan çıkamıyorum

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Ben bağımlıyım, kontrol dışı


Anladım LOCO, LOCO

Anladım LOCO, LOCO



O zaman bana niyetini söyle

Duygularımla oynadığını bildiğimde sendeliyorum



İleri geri gitmeye devam ediyorum, cehennem sonra cennet

Beni kırılmanın kıyısına doğru itiyor



Çok tehlikeli, çok çok çok tehlikeli, uh-oh



Her şeyi riske atacak tip değilim

Ama akılsızca davranmamı sağladın



Bu kitty için mutluluk veren sığınak

Öyleyse kal, yanımda olmana ihtiyacım var



Savunmamı kır, bununla mücadele etmek istemiyorum



Böyle bir telaş, aklımı kaybetmeme neden oluyorsun

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Bana ne yapıyorsun?


Bu kötü hız treni yolculuğundan çıkamıyorum

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Ben bağımlıyım, kontrol dışı


LOCO

Anladım LOCO-LOCO-CO

Anladım LOCO-LOCO-CO  oh-oh-oh

Anladım LOCO-LOCO-CO

Anladım LOCO-LOCO-CO oh-oh-oh


Bu telaşı seviyorum, aklımı kaybetmeme neden oluyorsun

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Bana ne yapıyorsun?


Bu kötü hız treni yolculuğundan çıkamıyorum

Beni de-de-deli gibi aşık ettin

Ben bağımlıyım, kontrol dışı


Anladım LOCO-LOCO-CO

Anladım LOCO-LOCO-CO  oh



ITZY LOCO OFFİCAL MV






Adblock test (Why?)

22 Eylül 2021 Çarşamba

RED – NOT ALONE [ Türkçe Çeviri ]

Red – Not Alone

Slowly fading away

Yavaş yavaş solup gidiyorsun
You’re lost and so afraid

Kaybolmuş ve çok korkmuşsun
Where is the hope in a world so cold?

Böylesine soğuk bir dünyada umut nerede?
Looking for a distant light

Uzaktakiışıklara bakıyorsun
Someone who can save a life

Bir hayatı kurtarabilecek birine
Living in fear that no one will hear your cry

Hiç kimsenin ağlamanı duymayacağı korkusuyla yaşıyorsun
(Can you save me now?)

Şimdi beni kurtarabilir misin?

I am with you

Ben seninleyim
I will carry you through it all

Her şeyde sana destek olacağım
I won’t leave you, I will catch you

Seni terk etmeyeceğim
When you feel like letting go

Unutulmuş hissettiğinde
‘Cause you’re not, you’re not alone

Çünkü sen değilsin, yalnız değilsin

Your heart is full of broken dreams

Kalbin hayal kırıklıklarıyla dolu
Just a fading memory

Soluk bir anı sadece
And everything’s gone but the pain carries on

Ve her şey geçti ama acısı devam ediyor
Lost in the rain again

Yine yağmurda kaybolmuş
When will it ever end?

Ne zaman sona erecek?
The arms of relief seem so out of reach

Kollarının rahatlaması ulaşılmaz görünüyor
But I, I am here

Ama ben, ben burdayım

I am with you

Seninleyim
I will carry you through it all

Her şeyde sana destek olacağım
I won’t leave you, I will catch you

Seni terk etmeyeceğim
When you feel like letting go

Unutulmuş hissettiğinde
‘Cause you’re not, you’re not alone

Çünkü sen değilsin, yalnız değilsin

And I will be your hope when you feel like it’s over

Ve senin umudun olacağım, her şey bitmiş gibi hissettiğinde
And I will pick you up when your whole world shatters

Ve tüm dünyan başına yıkıldıpında seni elinden tutup kaldıracağım
And when you’re finally in my arms

Ve sen sonunda kollarıma geldiğinde
You’ll look up and see, love has a face

Yukarı bakacak ve göreceksin ki aşkın bir yüzü var

I will carry you through it all

Her şeyde sana destek olacağım
I won’t leave you, I will catch you

Seni terk etmeyeceğim
When you feel like letting go

Unutulmuş hissettiğinde
‘Cause you’re not, you’re not alone

Çünkü sen değilsin, yalnız değilsin

And I will be your hope (you’re not alone)

Ve ben senin umudun olacağım (yalnız değilsin)
And I will pick you up

Senin elinden tutup kaldıracağım
And I will be your hope

Ve senin umudun olacağım
And I will be your hope

Ve senin umudun olacağım

Slowly fading away

Yavaş yavaş solup gidiyorsun
You’re lost and so afraid

Kaybolmuş ve çok korkmuşsun
Where is the hope in a world so cold?

Böylesine soğuk bir dünyada umut nerede?

Adblock test (Why?)

21 Eylül 2021 Salı

Troye Sivan-Angel Baby (Türkçe Çeviri)

I need a lover to keep me sane

Bir sevgiyi akıllıca tutmaya ihtiyacım var
Pull me from hell bring me back again

Beni tekrar cehennemden geri getirmesi için
Play me the classics, something romantic

Bana klasikleri çal, romantik bir şey
Give him my all when I don’t even have it

Sahip olmadığım şeyleri ver bana
I always dreamed of a solemn face

Daima ciddi bir yüz hayal ettim
Someone who feels like a holiday

Bir tatil gibi hissettiren birileri
But now I’m in pieces, barely believing

Ama şimdi ben parçalara bölündüm, zar zor inanıyorum
Starting to think that I’ve lost all feeling

Hepsini kaybediyormuşum gibi hissettirmeye başlıyor


You came out the blue on a rainy night, no lie

Yağmurlu mavi bir gecede geldin, yalan yok

I tell you how I almost died, while you’re bringing me back to life

Az kalsın ölüyordum, sen bana hayatımı geri verirken

NAKARAT
I just wanna live in this moment forever

Ben sadece sonsuza kadar bu anda yaşamak isterim
‘Cause I’m afraid that living couldn’t gеt any better

Çünkü ben hiç iyi olmayan şeyler yaşamaktan korkuyorum
Started giving up on thе world forever

Sonsuza kadar dünyadan vazgeçmeye başladım
Until you give up heaven so we could be together

Sen cennetten vazgeçene kadar biz birlikte olabilirdik


You’re my angel, angel baby

Sen benim meleğimsin, melek bebeğim
Angel, you’re my angel baby

Meleğim, sen benim melek bebeğim
Baby, you’re my angel, angel baby

Bebeğim, sen benim meleğimsin, melek bebeğimsin


I’ll fall in love with the little things
Küçük şeylerle aşık oluyorum

Counting the tattoos on your skin

Tenindeki dövmeleri sayarken
Tell me a secret

Bana bir sır söyle
And baby I’ll keep it

Ve bebeğim ben tutacağım
And maybe we can play house for the weekend

Ve belki biz hafta sonu evcilik oynayabiliriz


All the sick and twisted nights that I’ve been waiting for ya
Hasta ve buruk tüm gecelerde senin için bekledim

They were worth it all along, yeah

O geceler her şeye değerdi, evet

Adblock test (Why?)

17 Eylül 2021 Cuma

THAT’S WHAT I WANT – LIL NAS X (Türkçe Çeviri)

Cover art for THATS WHAT I WANT by Lil Nas X

One, two, three, four

Bir, iki, üç, dört

Need a boy who can cuddle with me all night
Keep me warm, love me long, be my sunlight
Tell me lies, we can argue, we can fight

Yeah, we did it before, but we’ll do it tonight
That afro black boy with the gold teeth
He dark skin, lookin’ at me like he know me
I wonder if he got the G or the B
Let me find out and see, he comin’ over to me, yeah

Bütün gece benimle kucaklaşabilecek bir çocuğa ihtiyacım var
Beni sıcak tut, beni uzun süre sev, güneş ışığım ol
Bana yalanlar söyle, tartışabiliriz, kavga edebiliriz
Evet, daha önce yaptık, ama bu gece yapacağız
O altın dişli afro zenci çocuk
O koyu tenli, beni tanıyormuş gibi bana bakıyor
G’yi mi yoksa B’yi mi aldığını merak ediyorum.
Öğreneyim ve göreyim, bana geliyor, evet

These days, I’m way too lonely
I’m missin’ out, I know
These days, I’m way too alone
And I’m known for givin’ love away but

Bugünlerde, fazlasıyla yalnızım
Özlüyorum da, biliyorum
Bugünlerde fazlasıyla yalnızım
Ve ben sevgiyi vermekle tanınırım

I want, someonе to love me
I need, someonе who needs me
‘Cause it don’t feel right when it’s late at night
And it’s just me in my dreams
So I want, someone to love
That’s what I fuckin’ want

İstiyorum, biri beni sevsin
Bana ihtiyacı olana ihtiyacım var
Çünkü gece geç olunca doğruymuş gibi gelmiyor
Ve rüyalarımda sadece ben varım
O yüzden, istiyorum biri beni sevsin
Kahretsin ki tek istediğim bu

Look, you know it’s harder to find in these times
But I got nothin’ but love on my mind (My mind)
I need a baby while I’m in my prime
Need an adversary to my down and weary
Like, tell me there’s life when I’m stressin’ at night
Be like, “You’ll be okay” and, “Everything is alright,” uh
Love me or nothin’ ’cause I’m not wanting anything
But your loving, your body, and a little bit of your brain

Bak, biliyorsun gittikçe daha bulmak daha da zorlaşıyor
Ama aklımda aşktan başka bir şey yok (aklım)
En iyi zamanlarımda bir sevgiliye ihtiyacım var
Yorgun ve mutsuzken bir düşmana ihtiyacım var
Hani, geceleri ben stres olurken bana hayatın devam ettiğini söyle
De ki, “İyi olacaksın” ve, “Her şey yolunda”
Ya sev ya da git, çünkü ben bir şey istemiyorum
Ama biraz sevgin, biraz vücudun ve biraz da aklın

I want, someone to love me
I need, someone who needs me
‘Cause it don’t feel right when it’s late at night
And it’s just me in my dreams
So I want, someone to love
That’s what I fuckin’ want
I want, someone to love me
I need, someone who needs me
‘Cause it don’t feel right when it’s late at night
And it’s just me in my dreams
So I want, someone to love
That’s what I fuckin’ want

İstiyorum, biri beni sevsin
Bana ihtiyacı olana ihtiyacım var
Çünkü gece geç olunca doğruymuş gibi gelmiyor
Ve rüyalarımda sadece ben varım
O yüzden, istiyorum biri beni sevsin
Kahretsin ki tek istediğim bu

İstiyorum, biri beni sevsin
Bana ihtiyacı olana ihtiyacım var
Çünkü gece geç olunca doğruymuş gibi gelmiyor
Ve rüyalarımda sadece ben varım
O yüzden, istiyorum biri beni sevsin
Kahretsin ki tek istediğim bu

-rumeysa

Adblock test (Why?)

16 Eylül 2021 Perşembe

HYUNJİN BANG CHAN RED LİGHTS TÜRKÇE ÇEVİRİ


 HYUNJİN BANG CHAN RED LİGHTS TÜRKÇE ÇEVİRİ

Sen yanımda olmadan nefes alamıyorum


Öleceğim


Peki yakına gelebilir misin?

Beni sıkı tut, şimdi


Ne kadar kaçmaya çalışsam da cevap yok

Güneşin altında uyuyana kadar, daha derine

Evet, bilmek istiyorum

Kontrolümü çoktan kaybettim


Şimdi çıldırıyorum, kontrolden çıktı

Yine bütün gece ayaktayım

Gözlerimi kapattığım an

Tüm gördüğüm kırmızı ışıklar


Sus


Seni yalnız bırakamam biliyorsun

Seni yalnız bırakamam biliyorsun

Seni yalnız bırakamam

Sana aşkını hissettireceğim, oh



Karanlık bir gecede



Sana aşkını hissettireceğim, oh

Seni yalnız bırakamam biliyorsun



Şimdi bana benden nefret ettiğini söyle

Artık sana dayanamıyorum

Ama biliyorum, sen ve ben

Başka yolu yok



Ne kadar koşmaya çalışsam da mikrofonu hazırla

Ay uykuya dalana kadar, daha derin

Evet, bilmek istiyorum 


Kontrolümü çoktan kaybettim


Şimdi çıldırıyorum, kontrolden çıktı

Yine bütün gece ayaktayım


Gözlerimi kapattığım zaman

Tek gördüğüm kırmızı ışıklar (kırmızı ışıklar, kırmızı ışıklar)


Seni yalnız bırakamam biliyorsun

Seni yalnız bırakamam biliyorsun

Seni yalnız bırakamam



Şimdi çıldırıyorum, kontrolden çıktı

Yine bütün gece ayaktayım

Gözlerimi kapattığım an

Tek gördüğüm kırmızı ışıklar, kırmızı ışıklar, kırmızı ışıklar


Seni yalnız bırakamam


Sana aşkını hissettireceğim, oh

Karanlık bir gecede

Sana aşkını hissettireceğim, oh

Seni yalnız bırakamam biliyorsun


HYUNJİN BANG CHAN RED LİGHTS OFFİCAL MV





<script async src="https://ift.tt/3z2fJ6R"

     crossorigin="anonymous"></script>

Adblock test (Why?)

13 Eylül 2021 Pazartesi

LİSA LALİSA TÜRKÇE ÇEVİRİ


 LİSA LALİSA TÜRKÇE ÇEVİRİ

Sadece arkama bakarak

Biliyorsun, hava karardığında, ışık pembe parlıyor

Parlak ışık beni uyandırdığında 

Dünyayı


La lalala la lalala

La lalala la 

Benim adım ne

Benim adım ne

HEY

La lalala la lalala

La lalala la 

Benim adım ne

Benim adım ne


Sarsıyorum 

Kafamı tamamen boşaltıyorum ve gürültülü duyguları yakıyorum

Yanıyor yanıyor

Ben şampanyayım 

O anda susuzluğunu gider

Bir yudum iç

Beni, evet bedenimi daha yükseğe kaldır

Alarmı çalmanı istiyorum 

Dünyaya söyle, adımı öp


De

 Lalisa beni sev, Lalisa beni sev

Beni ara Lalisa, beni sev, Lalisa beni sev

O UH!


Tavır

Daha ne istiyorsun

Odadaki en gürültülü


Lalisa beni sev de, Lalisa beni sev, beni ara

Lalisa beni sev, Lalisa beni sev

O UH!


Tavrı biliyorsun

Daha ne istiyorsun

Odadaki en gürültülü


Bebeğim megafonu al

Hoparlöre koy dedim

Seni duyamıyorum

Bu yüzden konuşman gerek

Şunu müzik setine koy

Diğer herkes çok alçakta

Onu bir bariyer gibi koru

Söz ver benden daha korkunç birşey yok


Adamım için silahlı biri gelirse

Bir dava yakalayacak

Elimde silah 

Bam bam bam

Vuruştan sonra vurur bile

Bileğimde kayalar o yüzden onlara çakmaktaşlar


Alarmı çal

Dünyaya söyle, adımı öp


De

 Lalisa beni sev, Lalisa beni sev

Beni ara Lalisa, beni sev, Lalisa beni sev

O UH!


Tavır

Daha ne istiyorsun

Odadaki en gürültülü


Lalisa beni sev de, Lalisa beni sev, beni ara

Lalisa beni sev, Lalisa beni sev

O UH!


Tavrı biliyorsun

Daha ne istiyorsun

Odadaki en gürültülü


Ben eşsizim, yine de beni seveceksin

Biraz L-A-L-İ-S-A' ya ihtiyacın var

Tam önünde duran adımı hatırla

Seni seviyorum

Biraz L-A-L-İ-S-A 


UH!


Sana bütün yollarımı göstersem de beni göremezsin

Tayland'dan Kore'ye ve şimdi burada, boğaza gitti

Tüm zamanların en iyisi olmak fantezi değil

Siyah ve pembe taç bize ait


BLACKPİNK

Lalisa Lalisa Lalisa 

Ben kendime güveniyorum, gökyüzünün üzerinde duruyorum

Lalisa Lalisa Lalisa istiyorlar

Lalisa Lalisa Lalisa yapabilirsen beni yakala

Lalisa Lalisa Lalisa


De Lalisa Lalisa Lalisa beni sev

Lalisa beni sev, beni ara

Lalisa beni sev

Lalisa beni sev


O UH!

Tavrı biliyorsun

Daha ne istiyorsun

En gürültülü odadaki


Sadece Lalisa beni sev de Lalisa beni sev

O UH!

Tavrı biliyorsun

Daha ne istiyorsun

Odadaki en gürültülü


UH!



LİSA LALİSA OFFİCAL MV




Adblock test (Why?)

12 Eylül 2021 Pazar

Drake ft. Travis Scott – Fair Trade (Türkçe Çeviri)

I don’t understand why you blame me
Neden beni suçladığını anlamıyorum

Just take me as I am, it’s the same me
Beni olduğum gibi kabul et, ben eskisi gibi aynıyım

We should be (Yeah)
Olmalıyız (Evet)

Senseless sight to see
Anlamsız gözüken bir görüntü

Yeah
Evet

Senseless sight to see
Anlamsız gözüken bir görüntü

Ayy
Ayy

Feelin’ young but they treat me like the OG
Genç hissediyorum ama onlar bana OG gibi davranıyor

And they want the tea on me, I swear these bitches nosey
Ve benden dedikodu istiyorlar, yemin ederim bu sürtükler meraklı

Said he put some money on my head, I guess we gon’ see
Kelleme ödül biçtiğini söyledi, sanırım göreceğiz 

I won’t put no money on his head, my niggas owe me
Ben kelleni ödül biçmiyorum, adamlarım bana borçlu

I gotta be single for a while, you can’t control me
Bir süre yalnız olacağım, beni kontrol edemezsin

Uno, dos, tres, in a race, they can’t hold me
Bir, iki, üç, bir yarışta beni tutamazlar

And I show my face in a case so you know it’s me
Ve bir mevzuda yüzümü gösteriririm böylece benim olduğumu bilirsin

Imitation isn’t flattery, it’s just annoyin’ me
Taklit yalakalık değil, bu sadece beni irite ediyor

And I’m too about it
Ve ben buna çok dairim

And the dirt that they threw on my name
Ve onların ismime attığı kirler

Turned to soil and I grew up out it
Toprağa dönüştü ve ben o toprağın üzerinde büyüdüm

Time for y’all to figure out what y’all gon’ do about it
Hepinizin bunun hakkında ne yapacağını düşünmenizin vakti geldi

Big wheels keep rollin’, rollin’
Büyük çarklar dönmeye ve dönmeye devam ediyor

I’m outside, twenty-nine, G5, seaside
Dışarıdayım, 29, G5, deniz kenarı

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

If I ever hurt one and I’m still here
Eğer birini incittiysem ve hala burdayım

Outside, frontline, Southside
Dışarıda, cephede, güney tarafında

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

Look, don’t invite me over if you throw another pity party
Bak, eğer başka bir kendini acındırma partisi düzenlersen beni çağırma

Lookin’ back, it’s hard to tell you where I started
Geriye baktığımda, nereden başladığımı söylemek zor

I don’t know who love me, but I know that it ain’t everybody
Kim beni seviyor bilmiyorum, ama hiçkimsenin olmadığını biliyorum

I can never love her, she a busy body
Onu asla sevemem, o işgüzar

Baby, if you want me, can’t be turnin’ up with everybody, nah
Bebeğim, eğer beni istiyorsan, herkesle çıkamazsın, nah

Can’t be fuckin’ on just anybody, yeah
Sadece herhangi biriyle takılamazsın, evet

I got feelings for you, that’s the thing about it, yeah
Sana karşı birşeyler hissediyorum, bunun olayı bu, evet

You know that it’s somethin’ when I sing about it, yeah
Hakkında şarkı söylediğimde bunun en azından bir şey olduğunu bilirsin

Mama used to be on disability but gave me this ability
Annem önceden engelli maaşı alırdı, ama bana bunu yapma fırsatı sundu

And now she walkin’ with her head high and her back straight
Ve şimdi başı dik ve sırtı düz yürüyor

I don’t think you feelin’ me, I’m out here
Beni hissettiğini düşünmüyorum, ben buradayım

Bein’ everything they said I wouldn’t be and couldn’t be
Olmayacağım ve olamayacağımı söyledikleri her şeyim

I don’t know what happened to them guys that said they would be
Olacaklarını söyleyen onlara ne oldu bilmiyorum

I said see you at the top and they misunderstood me
Zirvede görüşürüz dedim ve beni yanlış anladılar

I hold no resentment in my heart, that’s that maturity
Kalbimde gücenme tutmuyorum, işte bu olgunluk

And we don’t keep it on us anymore, it’s with security
Ve artık üzerimizde silah taşımıyoruz, o korumamızda

I’m outside, twenty-nine, G5, seaside
Dışarıdayım, 29, G5, deniz kenarı

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

If I ever hurt one and I’m still here
Eğer birini incittiysem ve hala burdayım

Outside, frontline, Southside
Dışarıda, cephede, güney tarafında

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

I don’t understand why you blame me
Neden beni suçladığını anlamıyorum

Just take me as I am, it’s the same me
Beni olduğum gibi kabul et, ben eskisi gibi aynıyım

Senseless sight to see
Anlamsız gözüken bir görüntü

Senseless sight to see
Anlamsız gözüken bir görüntü (Dışarı)

Rollin’ in a Rolls and ain’t no safety
Bir Rolls’la sürüyorum ve can güvenliğim yok

Ridin’, engine revvin’
Sürüyorum, motorun hızı artıyor

Gotta roll over to you, gotta get my release
Sana teslim olmalıyım, boşalmalıyım

Spread your legs downtown, as I’m goin’ out to eat
Bacaklarını arala, çünkü sana oral vereceğim

And they hear the raw sounds when I rock up and you’re sleepy (Oh, oh)
Ve onlar boşaldığımda ham çığlıklarını duyacaklar ve sonra durgunlaştın

I’ma roll on ’em ‘fore I ever let ’em roll on me
Bana yuvarlanmalarına izin vermeden önce ben onlara yuvarlanacağım

Split this one down the middle, wake up in the harmony (Sick)
Ortaya doğru aşağıda bunu ayır, ahenkte uyandım

Worry, sick, I’m sick of worryin’ (Sick, sick)
Kaygılı, hasta, kaygılanmaktan bıktım (hasta, hasta) 

It’s just a worryin’, I’d rather bury them
Bu sadece kaygılanmak, onları gömmeyi tercih ederim

I’m talkin’ fake friends and skeletons (Yeah)
Sahte arkadaşlarla ve iskeletlerle konuşuyorum (Evet)

Early mornin’, show the ropes to lawyers, I done sell a bean (It’s lit)
Sabah erken, bu işin nasıl yapılacağını göster, hakiki olmaktan bıktım

I’m never settlin’, this shit get darker than my melanin (Ooh, ooh, ooh-ooh)
Asla durulmayacağım, bu şey melaninimden daha karanlık olmaya başladı

At the crib all by myself, this shit be cavin’ in
Evde tek başıma, bu şey göçertiyor 

Scrollin’ through my call log, by emojis, how I’m savin’ ’em
Rehberimde geziyorum, emojilerle, onları nasıl kaydediyorduk?

Del Mar as the beach where my hoe was but I favorite them
Del Mar yani sürtüğümün olduğu plaj, ama ben onları favoriledim

That butterfly emoji hold me down and all my babies them (Yeah)
Bu kelebek emojisi beni ve tüm bebeklerimi tutuyor (Evet)

Backwood in your face, won’t push away, he got the K on him
Puro ağazında, kenara itmeyecek, ona sertçe tamam dedi

I broke bread instead of watchin’ niggas break down (Break it)
Yıkılmalarını izlemek yerine ekmeğimi paylaştım

They sent a couple bitches through, like I’m from Cape Town
Birkaç sürtük gönderdiler, sanki Cape Town’danmışım gibi

Know their position, you know ass up with the face down (Let’s go)
Pozisyonlarını biliyorlardı, yüzleri aşağıya bakarken popoları yukarda, bilirsin (Hadi)

I’m never content, two mil’ a event, I get it frequent
Asla memnun etmem, bir toplanmada birkaç bağış, çok sık alıyorum

I’m make an expense, to me it’s just sense
Masraf yapıyorum, bu benim için sadece amaç

I’m droppin’ the top, no tint for the whip
En yükseğe çıkıyorum, kırbaç için renk yok

I’m droppin’ the top, this bitch tryna spend
En yükseğe çıkıyorum, bu sürtük geceyi burada geçirmeye çalışıyor

She droppin’ the top, she back again
En yükseğe çıkıyor, sonra yeniden iniyor

Fuck her ’cause she at the crib again, company (Yeah, yeah)
S*keyim onu çünkü yine bende, eşlik ediyor (Evet, evet)

I let it slide when I really shoulda slid (Oooh, ooh)
Cidden kaymam gerekirken akışına bıraktım (Oooh, ooh)

After all the shit I did
Yaptığım onca şeyden sonra

Look at how they repayin’ me back (Oh, oh-oh, oh)
Bana nasıl geri dönüşü oldu bak (Oh,oh-oh,oh)

Now follow my lead
Şimdi beni takip et

Tell me what type of payment is that? (Oh, oh-oh), I put that on my kid
Söyle bana, bu ne tarz bir ödeme? (Oh, oh-oh) Bunu çocuğuma bırakacağım 

And my trust, yeah, it is what it is (Oh, oh)
Ve güvenimi, işte bu budur

I’m outside, twenty-nine, G5, seaside
Dışarıdayım, 29, G5, deniz kenarı

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

If I ever hurt one and I’m still here
Eğer birini incittiysem ve hala burdayım

Outside, frontline, Southside
Dışarıda, cephede, güney tarafında

I’ve been losin’ friends and findin’ peace
Arkadaş kaybediyor ve huzur buluyorum

But honestly that sound like a fair trade to me
Ama gerçekten bu kulağıma adil bir değiş tokuş gibi geliyor

I don’t understand why you blame me
Neden beni suçladığını anlamıyorum

Just take me as I am, it’s the same me
Beni olduğum gibi kabul et, ben eskisi gibi aynıyım

We should be, senseless sight to see
Anlamsız gözüken bi görüntü olmalıyız

Senseless sight to see
Anlamsız gözüken bi görüntü

Up on a mountain (Up on a mountain)
Dağa yukarı doğru 

Search through the valley (Search through the valley)
Vadi boyunca ara (Vadi boyunca ara)

You hear me calling (You hear me calling)
Seslendiğimi duyuyorsun (Seslendiğimi duyuyorsun)

Won’t you come find me? (Won’t you come find me?)
Gelip beni bulmayacak mısın? (Gelip beni bulmayacak mısın?)

Please don’t forsake me (Please don’t forsake me)
Lütfen beni bırakma (Lütfen beni bırakma)

All of a sudden (All of a sudden)
Birden bire (Birden bire)

My heart is breaking (Breaking)
Kalbim kırılıyor (Kırılıyor)

I feel it coming, I, I
Geldiğini hissediyorum, ben, ben

Adblock test (Why?)

Drake – Girls Want Girls (with Lil Baby) (Türkçe Çeviri)

Starin’ at your dress ’cause it’s see-through
Elbisene bakıyorum çünkü transparan

Yeah, talkin’ all the shit that you done been through
Evet, yaşadığın her şeyi konuşuyorsun

Yeah, say that you a lesbian, girl, me too
Evet, lezbiyen olduğunu söylüyorsun, kızım, ben de öyleyim

Ayy, girls want girls where I’m from
Ayy, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Wait, woah, yeah, girls want girls
Bekle, woah, evet, kızlar kızları istiyor

Woah, yeah, woah, yeah, girls want girls where I’m from
Woah, evet, woah, evet, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Oh, yeah, yeah, girls want girls where
Oh, evet, evet, kızlar kızları istiyor

Ayy, woah, girls want girls where I’m from, ayy
Ayy, woah, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor, ayy

Cannot play a player, bae
Bir oyuncuyula başa çıkamazsın, bebeğim

I grew up with Drea faith
Gözü pek bir inançla büyüdüm

I done seen the realest ones come and leave a crazy way
En gerçekçilerin gelip delice gitmesini gördüm

Had to take my spot, it wasn’t somethin’ they just gave away
Yerimi kendim almak zorundaydım, bu onların hemen vereceği bir şey değildi

Sorry to all my fans that might’ve caught me on a crazy day
Beni meşgul bir günde yakalamış olabilen tüm fanlarımdan özür dilerim

Fuck you niggas thinkin’ tryna block me on a fadeaway?
Dönüp şutumu atarken beni bloklamaya çalışmayı düşünen hepinizi s*keyim

I’ve been on that shit, I only vibе with a payday
O boku yaşadım, sadece maaş günümün neşesiyle dayanabildim

Say you go that way, I guess we both go the samе way
Bunu tercih ettiğini söylüyorsun, sanırım ikimiz de aynı şeyi tercih ediyoruz

Girls want girls where I’m from
Geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Yeah, yeah, where we both from
Evet, evet, ikimizin de geldiği yerde 

Ayy, and you just got to Miami, need hotel rooms
Ayy, ve sen şimdi Miami’ye gittin, otel odasına ihtiyacın var

Niggas told you that they love you, but they fell through
Onlar sana seni sevdiklerini söylediler, ama çıvalladılar

So you shotting ’42 ’cause you
Şimdi onlara sıkıyorsun çünkü sen

Ayy, and you throwin’ on that dress ’cause it’s see-through
Ayyy, ve o elbiseyi giyiyorsun çünkü transparan

Yeah, talkin’ all the shit that you done been through
Evet, yaşadığın her şeyi konuşuyorsun

Yeah, textin’ me and say, “I need to see you”
Evet, bana “Seni görmem gerek” diyen bi mesaj atıyorsun

I don’t know (I don’t know)
Bilmiyorum (Bilmiyorum)

I might come, I might go, I don’t know (I don’t know)
Gelebilirim, gidebilirim, bilmiyorum (Bilmiyorum)

I might come, I might go, I don’t know
Gelebilirim, gidebilirim, bilmiyorum

Starin’ at your dress ’cause it’s see-through
Elbisene bakıyorum çünkü transparan

Yeah, talkin’ all the shit that you done been through
Evet, yaşadığın her şeyi konuşuyorsun

Yeah, say that you a lesbian, girl, me too
Evet, lezbiyen olduğunu söylüyorsun, kızım, ben de öyleyim

Ayy, girls want girls where I’m from
Ayy, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Wait, woah, yeah, girls want girls
Bekle, woah, evet, kızlar kızları istiyor

Woah, yeah, woah, yeah, girls want girls where I’m from
Woah, evet, woah, evet, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Oh, yeah, yeah, girls want girls where
Oh, evet, evet, kızlar kızları istiyor

Ayy, woah, girls want girls where I’m from, ayy
Ayy, woah, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor, ayy

My girl got a girlfriend
Sevgilimin bir kız arkadaşı var

Ain’t tryna be out of shape, well, stay up on them curls then
Formdan çıkmamaya çalışıyorum, o zaman bacakları kuvvetlendirmek gerek

If gym don’t work, get surgery
Eğer spor salonu işe yaramazsa, ameliyat ol

I’ll pay for that, my courtesy
Masrafları ben ödeyeceğim, benim inceliğim

Can’t imagine no bitch curvin’ me
Beni disipline etmeyecek bir s*rtuk hayal edemiyorum

I put in that work overly
Bunun için fazlaca çaba sarf ediyorum

I handle business
İşleri idare ediyorum

And I got two pretty bitches, keep ’em both on fleek
Ve iki şirin s*rtüğüm var, ikisini de hoş tutuyorum

They got matching Benz and matching APs
Onların aynı Benzleri ve aynı APleri var

Now they can really call each other twins
Şimdi gerçekten birbirlerine ikiz diyebilirler

I’m cool with all the owners, they love me, so they gon’ let us in
Tüm mal sahipleriyle aram iyi, beni severmer, o yüzden bizi aralarına alıyorlar

And bring all of your peers, it look better with more people
Ve tüm yaşıtlarını getir, daha çok insanla daha iyi duruyor

We got 1942 Casamigos, it’s getting heated
1942 Casamigomuz var, ortam sıcaklaşıyor

They gotta follow us in the Uber, my car filled up with shooters
Bizi Uber’a doğru takip ediyorlar, arabam nişancılarla dolu

It be lights, camera, action when you with us, it’s a movie
Bizimleyken her şey ışıklar, kamera, olay, bu bir film

I don’t drive my coupe to house parties, I’m tryna leave with two of ’em (Shh, shh)
Arabamı ev partilerine sürmem, sadece iki hatunla ayrılmaya çalışıyorum

Yeah, don’t nobody know the shit that we do
Evet, kimse yaptığımız boku bilmiyor

She like eating pussy, I’m like, “Me too”
O  oral vermeyi seviyor, diyorum “Evet, ben de”

I can’t wait to get off work to go and see you
İşten çıkıp seni görmeye gelmeyi bekleyemiyorum

Please bring your girlfriend along with you
Lütfen sevgilini de yanında getir

Y’all been on my mind too much, like what the fuck is wrong with me?
İkiniz aklımı meşgul ediyorsunuz, yani kendime diyorum benim sorunum ne? 

She said it’s somethin’ about the way your girl just makes her feel
O bunun sadece senin kızınının onu nasıl hissettirdiğiyle alakalı bir şey olduğunu söyledi

Whatever you’ve been dreamin’ ’bout, I swear to make it real
Hayal ettiğin şey neyse, yemin ederim onu gerçekleştireceğim

Just ride around the town with me
Sadece şehri benimle gez

Then come lay down with me
Sonra gel ve benimle birlikte uzan

I don’t know (I don’t know)
Bilmiyorum (Bilmiyorum)

I might come, I might go, I don’t know (I don’t know)
Gelebilirim, gidebilirim, bilmiyorum (Bilmiyorum)

I might come, I might go, I don’t know
Gelebilirim, gidebilirim, bilmiyorum

Starin’ at your dress ’cause it’s see-through
Elbisene bakıyorum çünkü transparan

Yeah, talkin’ all the shit that you done been through
Evet, yaşadığın her şeyi konuşuyorsun

Yeah, say that you a lesbian, girl, me too
Evet, lezbiyen olduğunu söylüyorsun, kızım, ben de öyleyim

Ayy, girls want girls where I’m from
Ayy, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Wait, woah, yeah, girls want girls
Bekle, woah, evet, kızlar kızları istiyor

Woah, yeah, woah, yeah, girls want girls where I’m from
Woah, evet, woah, evet, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor

Oh, yeah, yeah, girls want girls where
Oh, evet, evet, kızlar kızları istiyor

Ayy, woah, girls want girls where I’m from, ayy
Ayy, woah, geldiğim yerde kızlar kızları istiyor, ayy

But I know you wanna roll with the gang
Ama ekiple takılmak istediğini biliyorum

And I know you want the finest of things
Ve en iyileri istediğini biliyorum

Askin’ me about se— settlin’ down ’cause you know that things are going my way
Durulmak hakkında soruyorsun çünkü işlerin benim istediğim şekilde gittiğini biliyorsun

Adblock test (Why?)

11 Eylül 2021 Cumartesi

Ed Sheeran – Shivers (Türkçe Çeviri)

I took an arrow to the heart
Kalbe bir ok aldım

I never kissed a mouth that tastes like yours
Seninkiler gibi tadı olan bir dudağı hiç öpmedim

Strawberries and somethin’ more
Çilekler ve birkaç şey daha

Ooh yeah, I want it all
Ooh evet, hepsini istiyorum

Lipstick on my guitar (Ooh)
Gitarımda ruj izi (Ooh)

Fill up the engine, we can drive real far
Motoru doldur, çok uzaklara sürebiliriz

Go dancin’ underneath the stars
Yıldızların altında dans etmeye gidebiliriz

Ooh yeah, I want it all
Ooh evet, hepsini istiyorum

Mh, you got me feelin’ like
Mh, beni şöyle hissettiriyorsun;

I wanna be that guy
O adam olmak istiyorum

I wanna kiss your eyes
Gözlerini öpmek istiyorum

I wanna drink that smile
O gülüşü içmek istiyorum

I wanna feel like I’m—
Hissetmek istiyorum- 

Like my soul’s on fire
Sanki ruhum yanıyormuş gibi

I wanna stay up all day and all night
Gece ve gündüz boyunca ayakta durmak istiyorum

Yeah, you got me singin’ like
Evet, beni şöyle şakıtıyorsun

Ooh, I love it when you do it like that
Ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me thе shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

And we’ll say, ooh, I love it when you do it like that
Ve diyeceğiz, ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me the shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

Into the car, on the back seat in the moonlit dark
Arabanın içinde, arka koltukta mehtaplı karanlığın altında

Wrap me up between your legs and arms
Beni bacaklarının ve kollarının arasına sar

Ooh, I can’t get enough
Ooh, bu bana yetmiyor

You know you could tear me apart (Ooh)
Biliyorsun beni parçalara ayırabilirsin (Ooh)

Put me back together and take my heart
Ve Beni geri toplayıp kalbimi alabileceğini

I never thought that I could love this hard
Bu kadar çok sevebileceğimi hiç düşünmemiştim

Ooh, I can’t get enough
Ooh, bu bana yetmiyor

Mh, you got me feelin’ like
Mh, beni şöyle hissettiriyorsun;

I wanna be that guy
O adam olmak istiyorum

I wanna kiss your eyes
Gözlerini öpmek istiyorum

I wanna drink that smile
O gülüşü içmek istiyorum

I wanna feel like I’m—
Hissetmek istiyorum- 

Like my soul’s on fire
Sanki ruhum yanıyormuş gibi

I wanna stay up all day and all night
Gece ve gündüz boyunca ayakta durmak istiyorum

Yeah, you got me singin’ like
Evet, beni şöyle şakıtıyorsun

Ooh, I love it when you do it like that
Ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me thе shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

And we’ll say, ooh, I love it when you do it like that
Ve diyeceğiz, ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me the shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

Baby, you are so hot
Bebeğim, çok çekicisin

You make me shiver with the fire you got
Beni ateşinle titretiyorsun

This thing is started, I don’t want it to stop
Bu şey başladı, durmasını istemiyorum

You know you make me shiver, —er, —er
Beni titrettiğini biliyorsun, —un, —un 

Baby, you are so hot
Bebeğim, çok çekicisin

You make me shiver with the fire you got
Beni ateşinle titretiyorsun

This thing is started, I don’t want it to stop
Bu şey başladı, durmasını istemiyorum

You know you make me shiver,
Beni titrettiğini biliyorsun,

Yeah, you got me singin’ like
Evet, beni şöyle şakıtıyorsun;

Ooh, I love it when you do it like that
Ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me thе shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

And we’ll say, ooh, I love it when you do it like that
Ve diyeceğiz, ooh, böyle yaptığında bitiyorum

And when you’re closer, give me the shivers
Ve yakınımdayken, tüylerimi diken diken ediyorsun

Oh, baby, you wanna dance till the sunlight cracks
Oh, bebeğim, güneş doğana kadar dans etmek istiyorsun

And whеn they say the party’s over, then we’ll bring it right back
Ve partinin bittiğini söylediklerinde, biz yeniden başlatacağız

Adblock test (Why?)