İngilizce Türkçe Sözlük







17 Aralık 2017 Pazar

On Lâche Rien Türkçe çevirisi

Du fond de ma cité HLM
Mahallemin,ucuz toplu konutların derinliğinden

Jusque dans ta campagne profonde
Senin köyünün derinliğine kadar

Notre réalité est la même
Bizim gerçeğimiz aynı

Et partout la révolte gronde
Ve her yerde isyan patlamak üzere

Dans ce monde on avait pas notre place
Bu dünyada bizim yerimiz olmadı

On avait pas la gueule de l’emploi
Bir işe kabul edilecek tipimiz olmadı

On est pas né dans un palace
Çok lüks bir otelde doğmadık

On avait pas la CB à papa
Bizde babamızın kredi kartları olmadı

SDF, chômeurs, ouvriers
Evsizler,işsizler,işçiler

Paysans, immigrés, sans papiers
Köylüler,göçmenler,kaçak göçmenler

Ils ont voulut nous diviser
Bizi bölmek istediler

Faut dire qu’ils y sont arrivés
Bunu başardıklarını söylemek gerekir

Tant que c’était chacun pour sa gueule
Herkes kendi başına olduğu sürece

Leur système pouvait prospérer
Onların sistemi gelişip ilerleyebiliyordu

Mais fallait bien qu’un jour on se réveil
Ama bir gün uyanmamız

et qu’les têtes s’remettes à tomber
Ve başların yeniden düşmeye başlaması gerekiyordu

Refrain :
On lache rien, on lache rien
Hiçbir şeyi bırakmayız,hiçbir şeyi bırakmayız

On lache rien, ON lache riiiiiien
Hiçbir şeyi bırakmayız,hiçbir şeyi bırakmayız

On lache rien
Hiçbir şeyi bırakmayız

On lache rien
Hiçbir şeyi bırakmayız

On lache rien, on lache rien
Hiçbir şeyi bırakmayız,hiçbir şeyi bırakmayız

Ils nous parlaient d’égalité
Bize eşitlikten bahsediyorlardı

Et comme des cons on les a cru
Ve aptallar gibi onlara inandık

Démocratie fait moi marrer
Demokrasi beni güldürüyor

Si c’était le cas on l’aurait su
Eğer durum böyle olsa bunu bilirdik

Que pèse notre bulletin de vote
Piyasa kanunları karşısında

Face à la loi du marché,
Oy pusulamızın ne önemi var ?

C’est con mes chers compatriotes mais on s’est bien fait baiser
Bu aptalca değerli vatandaşlarım ama kendimizi iyi becerttik

Que pèse les droits de l’homme
Bir Airbus uçağını satışı karşısında

Face à la vente d’un airbus
İnsan haklarının ne önemi var

Au fond y a qu’une règle en somme
Aslında,sonuç olarak tek bir kural var

Se vendre plus pour vendre plus
Daha çok satmak için kendini daha çok satmak

La république se prostitue sur le trottoir des dictateurs
Cumhuriyet,diktatörlerin kaldırımında fahişelik yapıyor

Leurs belles paroles on y croit plus,
Onların güzel sözlerine artık inanmıyoruz

Nos dirigeants sont des menteurs
Yöneticilerimiz yalancı

C’est tellement con, tellement banal
Barıştan ve kardeşlikten bahsetmek

De parler d’paix, d’fraternité
Öylesine aptalca,öylesine bayağı

Quand des SDF crève sur la dalle
Evsizler taş zeminde öldüğü zaman

Et qu’on mène la chasse au sans papiers
Ve kaçak göçmenler avlandığı zaman

Qu’on jette des miettes aux prolétaires
işçilere ekmek kırıntıları atılır

Juste histoire de les calmer,
Sadece onları sakinleştirme hikayesi

Qu’ils s’en prennent pas aux patrons millionnaires
trop précieux pour notre société

Toplumumuz için çok değerli olan milyoner
patronları hedef almasınlar diye

C’est fou comme ils sont protégés tout nos riches et nos puissants
Bu saçma :bütün güçlü ve zenginlerimiz ne kadar da korunuyor

Y a pas à dire ça peut aider
d’être l’ami du Président

Şüphesiz,Başkan’ın arkadaşı olmak
(İşlerin halledilmesine) yardımcı olabilir

Chers camarades, chers électeurs,
Değerli yoldaşlar,değerli seçmenler

Chers citoyens consommateurs
Değerli vatandaşlar,tüketiciler

Le réveil à sonné il est l’heure
D’remettre à zéro les compteurs

Çalar saatin zili çaldı,şimdi sayaçları
Yeniden sıfırlamanın tam zamanı

Tant qu’y a d’la lutte, Y a de l’espoir
Mücadele olduğu sürece umut vardır

Tant qu’y a dl’a vie, Y a du combat
Hayat olduğu sürece kavga da vardır

Tant qu’on se bat c’est qu’on est debout
Savaştığımız sürece ayakta kalırız

Tant qu’on est debout on lâchera pas
Ayakta olduğumuz sürece bırakmayacağız

La rage de vaincre coule dans nos veines
Galip gelme açlığı damarlarımızda dolaşır

Maintenant tu sais pourquoi on s’bat
Şimdi neden savaştığımızı biliyorsun

Notre idéal bien plus qu’un rêve
İdealimiz bir hayalden çok daha fazlası

Un autre monde , on a pas l’choix
Bir başka dünya…başka seçeneğimiz yok

Çeviren: Ahmet KADI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder