İngilizce Türkçe Sözlük







16 Şubat 2018 Cuma

Jessie J – Said Too Much (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 3

Said Too Much (Çok Fazla Söyledin)

Stick and stones, shattered bones
Sopa ve taşlar, paramparça kemikler
But in the end they always heal
Ama sonunda her zaman iyileşirler
Take a sip, make a joke
Bir yudum al, şaka yap
Turn on the pain, but this is real
Acıları aç ama bunlar gerçek
Every time I look in the mirror
Aynaya her baktığımda
All your words I keep on hearing
Bütün kelimelerini duymaya devam ediyorum
Are tearing me apart
Beni parçalara ayırıyor
Open names, sweeter games
Açık isimler, daha tatlı oyunlar
What you did behind my back
Arkamdan ne yaptın
Memories echoing
Yankılanan anılar
Making sense, now playing back
Mantıklı, şimdi arkada çalıyor
Every time I look in the mirror
Aynaya her baktığımda
All your words I keep on hearing
Bütün kelimelerini duymaya devam ediyorum

I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Sorry isn’t good enough
Üzgünüm yeterince iyi değil
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back
Hayır, geriye alamazsın
I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Man you really messed me up
Adamım sen gerçekten beni dağıttın
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back
Hayır, geriye alamazsın

But I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin

I can’t glue back broken glasses
Kırılmış camları tekrar yapıştıramam
But I can fix what you were smashing
Ama parçaladığın şeyi düzeltebilirim
Don’t apologize again
Tekrar özür dileme
I won’t make a frozen bet
İddiayı dondurmayacağım
No, no, no
Hayır, hayır, hayır

Stick and stones, shattered bones
Sopa ve taşlar, paramparça kemikler
But in the end they always heal
Ama sonunda her zaman iyileşirler
All the lies, you crossed the lines
Bütün yalanlar, sen çizgileri geçtin
You showed me how you really deal
Nasıl gerçekten anlaştığını bana gösterdin
Every time I look in your way
Her senin yoluna baktığımda
I can see my future clearer
Geleceğimi daha net görebilirim

I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Sorry isn’t good enough
Üzgünüm yeterince iyi değil
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back (you can’t take it back)
Hayır, geriye alamazsın (Geriye alamazsın)
I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Man you really messed me up (ooh you messed me up)
Adamım sen gerçekten beni dağıttın (Beni dağıttın)
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back
Hayır geriye alamazsın
But I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin

Why’d you take it all the way? (Oh why)
Neden bu kadar ileri gittin? (Neden?)
Why’d you take it all the way? (Tell me why)
Neden bu kadar ileri gittin? (Söyle, neden?)
Passed the point of no return
Geri dönüş noktasını geçtin

Why’d you take it all the way? (Oh why)
Neden bu kadar ileri gittin? (Neden?)
Why’d you take it all the way? (Tell me why)
Neden bu kadar ileri gittin? (Söyle, neden?)
Passed the point of no return
Geri dönüş noktasını geçtin

Why’d you take it all the way? (Why’d you take it all the way?)
Neden bu kadar ileri gittin? (Neden bu kadar ileri gittin?)
Why’d you take it all the way? (Take it all the way?)
Neden bu kadar ileri gittin? (Neden bu kadar ileri gittin?)
Passed the point of no return
Geri dönüş noktasını geçtin
Why’d you take it all the way?
Neden bu kadar ileri gittin?
Why’d you take it all the way?
Neden bu kadar ileri gittin?
I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Sorry isn’t good enough
Üzgünüm yeterince iyi değil
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back
Hayır, geriye alamazsın
I think you might’ve said too much
Sanırım çok fazla söyleyebilirdin
Man you really messed me up
Adamım sen gerçekten beni dağıttın
I thought that you would call this love, love
Senin buna aşk diyeceğini düşünmüştüm, aşk
No, you can’t take it back
Hayır, geriye alamazsın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder